SEÇİM yaklaşıyor. Partiler, adaylar projelerini açıklamaya, anlatmaya başladılar. AK Parti’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Nihat Zeybekci ile geçen akşam buluştuk.
Gazete ve televizyonların temsilcileriyle bir sohbet toplantısı
yaptık.
Zeybekci kısa bir süre sonra İzmir projelerini özel bir toplantıda,
daha geniş bir şekilde açıklayacak.
Bugün gazetemizde toplantıyla ilgili ayrıntılı haberleri
okuyacaksınız.
Ben ise gözlemlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.
***
Zeybekci sürekli “Kendi hikayesini yazan bir İzmir”den
bahsediyor.
Bunu da dünyadaki gelişmelere dayandırarak yapıyor.
Nedir bu gelişmeler?
Öncelikle yeni ekonominin gerçekleri, dijitalleşen dünya, yenilenen
lojistik merkezleri, değişen tüketim alışkanlıkları...
Ve daha fazlası...
Singapur örneğini verdi örneğin...
Çandarlı Türkiye’nin en büyük limanı olacak, kapasitesi 4 milyon
ama Singapur’un 50 milyon civarında...
İzmir’in de, Singapur’un da nüfusu aynı ama ürettikleri çok
farklı...
“Kendi hikayesini yazan şehir” kulağa hoş geliyor ama içini de
doldurmamız gerekiyor.
***
Zeybekci’nin en çok önem verdiği konuların başında Urla’da
yapılması planlanan teknoloji serbest bölgesi var.
Diyor ki...
“Bizim düşündüğümüz mevcutlardan çok farklı. Burada düşünülenlerin
ilk prototipleri İzmir’de üretilecek...”
Ben çok sık yazıyorum; “İzmir dijital kafalı bir kent olmalı”
diye...
İzmir’in geleceğinde ileri teknoloji, yazılım mutlaka olmalı.
***
Peki başka ne diyor Zeybekci...
Turizmde, hizmet sektöründe, sağlıkta, eğitimde öncü olabileceğini
söylüyor.
Bunun için de Avrupa’dan bir örnek veriyor.
Nüfus yaşlanıyor, “İzmir’de 50 bin Avrupalı aile yaşasın istiyoruz”
diyor.
Sağlıkta geriatri merkezleri yapmak istediklerini söyledi.
Daha da ötesi sağlık kampüsleri hayal ettiklerini ifade ediyor.
Aslında bugüne kadar yapılan araştırmalarda da bu sektörler hep ön
plana çıkmıştı.
Yakında açıklayacağı projelerde detayları hep birlikte
göreceğiz.
İzmir’in etki gücü yüksek
İZMİR’de olan Çanakkale’yi etkiler, İzmir’e yapılanın etkisi
Antalya’ya kadar etki eder. İzmir’in böyle bir özelliği var.
Zeybekci de buna vurgu yaptı. Ve ekledi.
“Turizmde iki kenti aynı anda anlatmak lazım. İzmir ve Antalya’ya
40 milyon turist getireceğiz.”
Elbette bunun için iki kentin yakınlaşması gerekir.
Yolu 2.5 saate indirecek otoyolu mutlaka yapmalıyız.
O zaman bu hayal gerçekleşir.
Ve İzmir için de müthiş olur.
Vazgeçilemeyecek
bir proje
KÖRFEZ geçiş projesi konusunda Zeybekci’yi uzlaşmacı gördüm.
Dedi ki...
“Vazgeçilmemesi gereken bir proje. Bir takım endişeler varsa
gidermemiz gerekir. Teknik eksiklikler varsa da tamamlamalıyız. Ama
körfez geçişini mutlaka yapmalıyız.”
Ben de aynı görüşteyim.
Endişeler varsa giderilsin, teknik sıkıntılar varsa çözülsün.
Ve mutlaka yapılsın.