BU ara çok siyaset, hep siyaset konuşuyoruz.
Doğal tabii...
Seçimler geliyor.
Adaylar henüz belli değil.
Ve kulisler kaynıyor.
Geçenlerde Türkiye’yi iyi okuyan, siyaseti iyi bilen bir dostum
geldi.
“CHP’nin Büyükşehir adayı kim olur?” diye sordu.
Ben de konuşulanları anlattım.
O da şöyle bir yorum getirdi.
Aynen aktarıyorum.
***
“Kılıçdaroğlu’nun aklında öteden beri bir kadın aday var.
Yabancı dil bilen, dünyayı tanıyan, dinamik bir demir leydi hayal
ediyor.
Ancak açık söylemek gerekirse İzmir aday havuzunda ismi geçen on,
on beş kişi arasında hiç kadın yok.
Hani sürpriz biçimde bir emrivaki ile atama yapılır mı,
bilemiyorum.
Ama kimsenin aklına gelmeyen birini şapkadan çıkartıp aday yapmaya
kalkarsanız, açık söylemek gerekir, tepki alır hüsrana
uğrarsınız.
Benim tavsiyem Kılıçdaroğlu’nun böylesi bir inisiyatif
kullanmaması.
Mevcut adaylar arasında kim şanslı derseniz, siyaset realitelerine
uygun bir değerlendirme yapılması gerekiyor.
Adı en çok geçen adaylar ilçe belediye başkanları ve eski, yeni
milletvekilleri.
Bana göre ön plana çıkabilmek ve lideri etkileyebilmek için iki
önemli parametre var.
Birincisi, mevcut başkanın yani Kocaoğlu’nun referansıdır.
Normal koşullarda bu unsurun çok ağırlık taşıması beklenirdi.
Ancak Aziz beyin Genel Merkez’le arasının iyi olmadığı
biliniyor.
Bu nedenle onun görüşleri, yine de çok kritik olmakla birlikte,
olması gerektiğinden daha az önem taşıyacaktır.
Diğer parametre ise Genel Merkez’de yönetimde etkin
milletvekillerinin yönlendirmesi.
Meseleye böyle bakınca mevcut milletvekili adaylarının şansı daha
artıyor.
Unutmayın, siyaset bir ekip işidir.
Şayet Muharrem İnce genel başkan olabilse idi, şimdi partiyi
yöneten kadrolar değişecekti.
Yerel seçimler, biliyoruz ki Kılıçdaroğlu’nun koltuğu yönünden risk
taşıyor.
Olası kötü bir sonuçta parti içinde liderlik yarışı başlaması
sürpriz değil.
Hal böyle olunca yeni yönetiminin şekillenmesinde İzmir Büyükşehir
Belediye Başkanı çok etkin rol oynayacaktır.
Bu sebeple yönetimi elinde tutan milletvekili grubu kendi
içlerinden birini bu koltuğa yerleştirmek için yoğun çaba
harcayacaktır.
Meseleye böyle bakınca Tuncay Özkan ya da Kamil Oktay Sındır’dan
ziyade Murat Bakan’ın ismi ön plana çıkıyor.
Nitekim Özgür Özel, Bülent Tezcan, Muharrem Erkek, Aykut Erdoğdu
gibi isimler açık bir şekilde Murat Bakan’a desteklerini ifade
ediyorlar.
Bu kişiler MYK ve Parti Meclisi’nin Ege kanadının en etkin
isimleri.
Dolayısıyla Kılıçdaroğlu’nu kuşatarak istedikleri ismi aday
yapmaları siyaset doğasına uygun duruyor.
Pek tabii siyaset akıl, mantık düzleminde gelişmiyor.
An itibariyle yaptığım değerlendirme böyle.”
***
Bu yorumlarına güvendiğim dostumun yorumu...
Ve elbette kendi içindeki bir senaryoya göre şekilleniyor.
Ama hatırlatmak isterim.
Bugün bu senaryo geçerlidir.
Yarın bir başkası...
Siyasetin doğası böyledir.
Nereden ve nasıl bakıldığına göre değişebilir.
Seçim barometresi
15 Aralık’a kadar arayışlar devam edecek önceden belirletelim.
O yüzden günden güne isimler öne çıkabilir, bir diğeri listenin
sonuna gerileyebilir ya liste dışında kalabilir.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun yakın çevresine “İzmir’e kadın
aday yapalım” diye söylediği biliniyor.
Bu bir nabız yoklaması olabilir ya da bir istek, bir arzu...
Tabii bunun bir temenni olarak kalma durumu da var.
Çünkü CHP için İzmir çok önemli...
Ama söylemeliyim.
İzmir AK parti için de önemli...
O yüzden listeyi güncelliyorum.
CHP’de;
Tunç Soyer, Abdül Batur, Murat Bakan, Tuncay Özkan, Kamil Okyay
Sındır, Hüseyin Mutlu Akpınar, Mehmet Ali Susam, Hasan Karabağ,
Mehmet Ali Çalkaya, Cevat Durak, Alaattin Yüksel...
Bu listede kadın aday yok.
Geçenlerde Prof. Dr. Sedef Gidener’in ismi kulislere bomba gibi
düştü.
Bir de Seyrek Belediye eski Başkanı Nurgül Uçar konuşuldu.
Kim mi olur?
Dedim ya 15 Aralık’ta konuşacağız.
Bu listenin dışında biri de olur mu?
Neden olmasın...
Duydukça yazacağım.
***