AK Parti İzmir İl Başkanı Aydın Şengül dün bir açıklama yaptı.
Dedi ki...
“Büyükşehir için 4 kişiyle görüşme halindeyiz...”
Aday profiliyle ilgili de şu tarifi yapıyor.
“İş dünyasında başarılı, kendini ispat etmiş, yöneticilik
kabiliyetine sahip belli isimlerimiz var. Hangisiyle daha iyi yol
alırız diye bakıyoruz...”
Ben bu görüşmelerin çok önceden başladığını biliyorum.
Aslında istenilen birkaç isim var ama insanların siyasete ikna
edilmesi kolay olmuyor.
Aslında AK Parti bugüne kadar hep iyi adaylarla seçimlere
hazırlandı İzmir’de...
Taha Aksoy, iş dünyasının yakından bildiği bir isimdi.
Bizler de Taha Bey’i hep başarılı, samimi, projeleri olan biri
olarak tanıdık.
Belki ilk adaylığında sürenin dar olmuş olacağını düşündüğü için
Genel Merkez, Taha Aksoy’u bir kez daha aday gösterdi.
Nasıl AK Parti’nin İstanbul’daki güçlü yönleri varsa, İzmir’de de
CHP’nin kendine göre güçlü yanları vardı.
Sonra Binali Yıldırım AK Parti’nin adayı oldu.
Yıldırım’ı anlatmaya gerek yok...
2002’den bu yana Türk siyasetinin en önemli isimlerinden
biri...
Uzun ve başarılı bir ulaştırma bakanlığı yaptıktan sonra İzmir’den
aday oldu.
Kendi de söylüyor; “İzmirliler seçmedi, beni de Başbakan yaptılar”
diye...
Yıldırım, şimdi Meclis Başkanı...
Ve İzmir milletvekilliği devam ediyor.
2019 Mart’ındaki seçimlere de iddialı bir isimle girileceğinden
eminim.
Duyduğum isimler var.
Her biri kamuoyunun tanıdığı, bildiği isimler...
Ama doğal olarak herkes CHP’nin adayına bakıp karar verecek.
İstanbul’da nasıl AK Parti’nin tercihi beklenecekse ya da
olabilecek isimler üzerinden bir strateji geliştirecekse CHP,
İzmir’de de CHP’nin kimi aday göstereceği izlenecek.
Aziz Kocaoğlu’nun kararı işte o yüzden İzmir’de kartların yeniden
karılmasına neden olacak.
Az kaldı, bekleyip göreceğiz.
Meclis üyelikleri hep gözardı ediliyor
ELBETTE herkes büyükşehir başkan adaylarının kimler olacağına
konsantre olmuş durumda...
Ama şunu hatırlatmak isterim.
İttifakların düşünüldüğü bir dönemde her bir oyun önemi var.
O yüzden sadece büyükşehir adayları değil, ilçe belediye
adaylarının da kimler olacağı önem kazanıyor.
Ve hatta meclis üyelerinin...
Partiler genellikle meclis üyelikleri konusunda baştan sağma bir
çalışma yürütüyorlar.
Adeta bir kontenjan gibi görüyorlar.
Oysa belediyelerin çalışma mekanizmalarında meclis üyelikleri çok
önemlidir.
İşinde uzman, adeta bilirkişi niteliği taşıyan kişiler bu listelere
alınırsa; belediye hizmetlerinde de bir vizyon değişikliğine
gidilebilir.
Baştan sağma, şekil şartını yerine getirmek için değil, gerçekten
hak eden, destek verebilen, katkı koyan insanlar Meclis’lere
girebilmeli.
Bunları her parti için söylüyorum.
Kadın cinayetlerini durduramıyoruz
OLMUYOR, engelleyemiyoruz.
Kadınlarımız ölüyor, öldürülüyor.
Bu öfkeye, bu kine, bu hırçınlığa, bu barbarlığa dur
diyemiyoruz.
Hemen her gün bir, birkaç haber veriyoruz.
Diyorlar ki...
“Kadın cinayetleri arttı. Eskiden bu kadar değildi. Bu haberleri
büyütmesek bazı olayları engelleyebilir miyiz?”
Emin olun; aramızda çok tartıştık.
Ama düşündüğünüz gibi değil.
Haberler aslında bir farkındalık yaratıyor.
Çoğu olay da bu farkındalık sayesinde önleniyor.
Önemli olan cezalar...
Ceza indirimleri olmaması gerekir.
En ağır şekilde bu cinayetleri işleyenlerin cezalandırılması
gerekir.
Ve hatta...
Öncesindeki şiddet olaylarına da hoşgörüyle bakılmadan, en ağır
cezalar verilmelidir.
Yazık kadınlarımıza, çocuklarımıza, hepimize...
Bu şiddeti durdurmamız gerekiyor.