Bundan 6 yıl önce doğuma hazırlanırken sık sık pozitif doğum hikayelerini okurdum. İnsan ilk doğumuna hazırlanırken başına ne geleceğini bilmediğinden başkalarının deneyimlerine ihtiyaç duyuyor. Hala da benzer şeyler yaparım. Bir şeyi ilk kez deneyimliyorsam belirsizliği başkalarının deneyimleriyle ortadan kaldırmayı severim. Ben o dönem kişisel olarak doğumun olumlu yanlarına odaklanmayı seçmiştim. Aksilik olması potansiyelini düşünmedim ve olumlu doğum hikayelerini okumaya çalıştım. Aksilik ihtimalini doktoruma devretmiştim ve doğum sürecini normalleştirmeyi seçmiştim.
Şimdi aradan 6 yıl geçmişten sonra neden doğum hikayemi yazma gereği duyduğuma gelince bunun 2 nedeni var.
Birincisi; bu yazıyı yazdığım gün kızımın doğumgünü. Bu nedenle ona gelecekte dönüp kendi doğum hikayesini okuyabileceği bir hatıra bırakmak istedim.
İkincisi de doğuma hazırlanırken okuduğum bazı doğum hikayeleri beni çok motive etti ve rahatlamama yardımcı oldu. Belki benim doğum hikayemde uzaklarda bir yerlerde kendi hikayesi için destek arayan başka bir anneye ilham olur.
Öncelikle benim doğum hikayem normal doğum bekleyen ve son dakika sezeryan olmaktan korkan bir annenin hikayesi.
29 Mayıs 2012 sabat sabah 05.00 civarları...Huzursuz bir halde uyanmaca. Ortada ağrı yok ama tanımlanamayan bir huzursuzluk hali var. Ve tabi çok baskın tuvalet hissi. Tıptı doğurmak üzere olan her kadın gibi. Sanki artık vücutta hiç depolama alanı kalmamış gibi. Ama bu kez bir sürpriz var. O da doğum nişanı! Ve başlıyoruz!