80’lerin sonuydu. Üniversite öğrencisiyken bir süre Ankara/Mamak’taki Atatürk Öğrenci Yurdu’nda (Eskiler Site Yurdu diye bilir) kalmıştım.
Sonradan sevgili İsmail Küçükkaya’nın da aynı dönemde bizim yurtta kaldığını öğrendim.
Yurt, bizim üniversiteye oldukça uzaktı. İki vasıta gerekirdi ama parasızlıktan genelde tek vasıta tercih eder, gerisini yürürdüm.
Kızılay’dan Cebeci’ye yürüyüp, TSK’nın Dikimevi’yle Cebeci Postanesi’nin bulunduğu kavşaktan Ulucanlar tarafına dönerdim.
Altından banliyö trenlerinin geçtiği köprüyü de aşınca da ilk kavşaktan sağa yönelirdim.
O yıllardan tam o köşeye dair iki şey aklımda kalmış.