AK Parti ve MHP’nin İstanbul seçimleriyle ilgili YSK’ya yaptığı
olağanüstü itiraz görüşülmeye başlandı. İlk gün AK Parti
temsilcisi uzun bir sunum yaptı.
AK Parti ve MHP’nin YSK’daki
görevlilerinin yaptığı açıklamalardan, CHP’nin itirazlara yaptığı
itirazlardan şu sonuçları çıkardım:
1) AK Parti 16 Nisan 2019 günü “olağanüstü itiraz” yapmıştı. Ancak mazbata 17 Nisan’da oluşturuldu ve bu durumun kanundaki “olağanüstü itiraz, mazbata (birleştirme tutanağı) oluştuktan sonra yapılır” hükmüne aykırı olması nedeniyle, itiraz “usulden” reddedilir endişesiyle bütün itirazlarını 20 Nisan’da yaptığı başvuruda tekrarladı. Yani fiilen ve resmen AK Parti’nin asım başvurusu 20 Nisan’da yapılmış oldu.
2) AK Parti, 19 binden fazla sandık kurulu başkanının kanuna aykırı bir şekilde kamu görevlisi olmayanlardan oluştuğunu itiraz gerekçesi olarak sundu. Oysa yurt çapında benzer durumda olan onbinlerce sandık kurulu görevlisi vardı. Diğer taraftan YSK, bugüne dek sandık kurulu başkanlarının tespitini, oy verme günü öncesi kesinleşmiş bir işlem olarak görüyor ve sandık başı iş ve işlemlerinde somut bir kanuna aykırılık tespit etmemişse, bu durumu iptal gerekçesi olarak saymıyor.
Benzer bir durum, seçmen kütükleri içinde geçerli. YSK, gerekli itiraz süreleri içinde düzeltilmeyen ve kesinleşen listeler konusunda itirazları dikkate almıyor.
3) AK Parti’nin en önemli itiraz gerekçelerinden biri hükümlü seçmenlerin durumu. İlk iddia kasıtlı suçlardan hükümlü olanlarla ilgili. Bu grup, yasa gereği oy kullanamıyor. Ancak AK Parti bu durumda olan hükümlülerin oy kullandığını iddia ediyor. İkinci iddia ise tutuklular ile bazı taksirli suçlardan hükümlü seçmenlerin kendi memleketlerinde kayıtlı oldukları halde başka seçim bölgelerindeki cezaevlerinde oy kullandıkları yönünde.
İşin aslı şu:
YSK, seçim takviminin başında Adalet Bakanlığı’ndan, kasıtlı
suçlardan hükümlülerin listesini alıyor ve Seçmen Kütüğü Genel
Müdürlüğü bu kişileri, seçmen listesinden çıkarıyor. Oluşan
listeler partilerle paylaşılmıyor ve itiraz hakkı olmaksızın
kesinleşiyor. Bu tarihten 28 Marta kadar kasıtlı suçlardan hükümlü
hale gelenlerin ise ilçe seçim kurulu aracılığıyla oy kullanamaz
şerhi verilerek, oy kullanmaları önleniyor. Yani bir kişi kasıtlı
suçlardan hükümlü ise oy kullanmasını Adalet Bakanlığı ile YSK
birlikte engelliyor. AK Parti, bu durumdaki seçmenlerin listesini
YSK’ya verip “oy kullanıp kullanmadıklarına bakılsın” diyor.