AK Parti ile MHP'nin Seçim Yasası teklifi, siyasetin en popüler gündemi oldu.
İki partinin 2018 seçim sonuçlarını dikkate alarak hazırladığı teklif, ilk bakışta gerçekten batılıların “game changer – oyun değiştirici-” dedikleri türdenmiş gibi görünüyor.
Hatta başlangıçta “Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan yine şapkadan tavşan çıkardı, altılı ittifakın oyun planını bozdu” hissi yaşatıyor. Zira,
1- En basitinden getirilen kuralları 2018 seçim sonuçlarına uyguladığımızda, 19 milletvekilinin İYİ Parti ve CHP'den alınıp AK Parti, MHP ve HDP'ye yazıldığını görüyoruz. Muhalefetin “Parlamenter Sistem”e geçmek istediği ve Anayasa değişikliği açısından her milletvekilinin kritik derecede önem kazandığı bir ortamda 19 milletvekili gerçekten ciddi bir fark yaratabilir.
2- Diğer taraftan, Anayasa Mahkemesi'nin verebileceği bir “HDP'yi kapatma” kararı üzerine, HDP'lilerin kuracağı yeni bir partinin TBMM'de grup kurarak seçime girmesinin önü de kesiliyor. Kapatma kararı seçime kısa bir süre kala çıkarsa, HDP'liler yeni bir parti kurabilir ama o yeni parti 41 ilde örgütlenip, ilçe/il kongrelerini zamanında yapamadığı için seçime giremeyebilir.
3- İl ilçe seçim kurullarıyla sandık kurullarındaki değişiklikler de seçimler üzerindeki yargı denetimi açısından kuşkulu karar ve sonuçlar ortaya çıkarabilir. Hatırlayın, 2017'de yapılan 16 Nisan referandumda daha oylama sürerken 2,5 milyon mühürsüz oy geçerli sayılmış ve bu karar referandum sonucuna ciddi bir gölge düşürmüştü. Örneğin, yüzde 100 katılım olan ve yüzde 100 “evet” oyu çıkan yüzlerce sandıkta binlerce vatandaşın oy kullanmadığı tespit edilmişti ve yargı bu konudaki itirazları hep sonuçsuz bırakmıştı.