Deniz Zeyrek Hürriyet Gazetesi

Hohlasan gök buğulanacaktı

“Öyle güzel ki ölürüm artık Beyaz uykusuz uzakta Kars çocukların da Kars’ı Ölüleri yağan karda Donmuş gözlerimin arası Sen küçüğüm sımsıcak Ne derler ona–bu...

09 Ocak 2017 | 208 okunma

“Öyle güzel ki ölürüm artık
Beyaz uykusuz uzakta
Kars çocukların da Kars’ı
Ölüleri yağan karda
Donmuş gözlerimin arası

Sen küçüğüm sımsıcak
Ne derler ona–bu kızakta
Boyuna türküler yakıyorsun ya
Sanki her türküden sonra
Hohlasan gök buğulanacak”

ŞAİR Cemal Süreya, “ ‘999. Gün/Üstü Kalsın’da ‘Kars’ı da Kars’ı görmeden, Paris’te yazdım. İşin tuhafı, yurda döndüğümde teftiş göreviyle hemen gönderildiğim yer de Kars oldu” der...
Ben de bu satırları yazmaya cumartesini pazara bağlayan gece yarısı, Kars’ın Sarıkamış ilçesinde Bayraktepe zirvesine çıkıp döndükten sonra başladım. Zirvede uçsuz bucaksız bir grilik, yağan kar kristallerinin yüzüme kurşun gibi çarpmasına neden olan, başları göğe varan sarıçamları bir çalı gibi sallayan amansız bir rüzgâr vardı. Termometre eksi 22 dereceyi gösteriyordu. Şairin de dediği gibi, ‘hohlasan gök buğulanacaktı’...
Zirveye çıkmadan önce Gençlik ve Spor Bakanı Çağatay Kılıç ile Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan’ın öncülüğünde düzenlenen ‘Sarıkamış Şehitlerini Anma Töreni’ne katılmıştım.
Uyumadan önce, 60 bin Mehmetçiğin öldüğü söylenen 15 Ocak 1915 gecesini düşündüm.
Bu tepelerde, belki de biraz önce tarif ettiğimden daha vahim bir gecede, kışlık kıyafeti bile olmayan, bir an olsun ısınabilmek için birbirlerine sokularak ölüme yatan azıksız Mehmetçikleri...
SARUHANLI NERE SARIKAMIŞ NERE DEME
Sabah da güne Ahmet Şafak’ın “Şarıkamış” adlı eserindeki o Mehmetçiklerden birinin anasına yazdığı mektubu okuyarak başladım. “Ana sana bu mektubu Allahu Ekber Dağı’nda yazıyorum. Galiba veda vakti geldi. Hakkını helal et anam...” diyordu Saruhanlılı er...
Yazıyı öğlen saatlerinde tekrar çıktığım Bayraktepe zirvesindeki ormancıların gözetleme kulesinde tamamladım. Zirveden aşağı bakarken Mehmetçiğin “Saruhanlı nere Sarıkamış nere deme” sözleri aklıma geldi. Kendimi o ananın yerine koydum... Oğluna ne kadar hak verse de “Sarıkamış nere” demeden edebilmiş midir?

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Yüzde 76’nın izahı... 04 Eylül 2024 | 4.958 Okunma İnsan neden buna ihtiyaç duyar? 02 Eylül 2024 | 4.980 Okunma Avucunuzu yalarsınız... 30 Ağustos 2024 | 4.246 Okunma O zaman ücretleri artırın! 28 Ağustos 2024 | 4.562 Okunma Su da yanar! 09 Ağustos 2024 | 2.339 Okunma