Kamuya eleman alırken yapılan mülakatlar, başarılı adayların elendiği, siyasi ya da tarikat/cemaat referansı olanların işe sokulduğu bir mekanizmaya dönmüş vaziyette.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun bu meseleyi gündemde tutması önemli.
Bizim de bu meselenin peşini sorun çözülene dek bırakmamamız gerekiyor.
Çünkü gencecik çocuklar, liseye, üniversiteye giriş sınavlarında başarılı oluyor, iyi üniversitelerde okuyor, KPSS'den yüksek puan alıyor ama kamuya alımlarda yapılan mülakatlarda siyasi ya da cemaat/tarikat referansları olmadığı için eleniyor.
Bu yöntemin savunulacak bir tarafı yok ama Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, kendini komik duruma düşürme pahasına, ateşli bir şekilde savunuyor.
Geçenlerde Habertürk'ten Nagehan Alçı'ya açıklamalar yapmış ve John Nash'i örnek vermiş. “Size John Nash örneği vereyim. Çok büyük bir dehaydı ama iyi bir öğretmen olabilir miydi?” demiş.
Bakan Özer, aklımızla alay ediyor olsa gerek.Zira John Nash hayali bir oda arkadaşı olan, onunla sohbetlerini arkadaşlarına anlatan teşhisi konulmuş, tedavi görmüş bir “paranoid şizofreni” hastasıydı. Bu hastalığın mülakatta değil bir sağlık muayenesinde tespit edilebileceğini bilmeyen biri Milli Eğitim Bakanı olabiliyorsa, John Nash de pek ala öğretmen olabilir.