İstanbul seçimini kimin kazandığı sorusunun yanıtı artık açık. Yapılan düzeltmeler, geçersiz oy sayımları ve yeniden sayımlar sonucunda Ekrem İmamoğlu maratonu önde tamamladı.
Bu aşamadan sonra AK Parti’nin iptal başvurusunu konuşuyoruz. O başvurudan ne çıkacağına dair isabetli bir öngörüde bulunmak için, AK Parti’nin iptal dilekçesindeki gerekçeler ile YSK’nın bu konulardaki içtihatlarını hatırlatmakta yarar var. Malum, seçim sonucunda müessir olaylar ve durumlar yaşanması halinde seçimlerin iptali gündeme gelebiliyor. AK Parti’nin gerekçelerini ve YSK’nın içtihatlarını tek tek ele alalım:
– AK Parti’nin ilk iddiası, Büyükçekmece üzerinden gündeme getirilen “usulsüz seçmen kaydı” ile ilgili. 17 Ocak 2019 tarihli bir adli soruşturmada, bir belediye çalışanının 8 bin civarında seçmenle ilgili işlem yaptığı vurgulanıyor. Burada YSK’nın tavrının ne olacağını YSK Başkanı Sadi Güven’in 22 Ocak 2019 tarihli (mükerrer, hayali seçmen yok) açıklamasından ve YSK’nın içtihatlarından anlayabiliriz. Seçmen kütükleri 31 Ocak’ta kesinleştiğinden ve askı süresinde yapılan itirazlar sonuçlandırıldığından, YSK’nın sonradan gündeme getirilen iddiaları kabul etmesi zor görünüyor. Diğer taraftan YSK, Iğdır (2014) ve Eruh (2019) kararlarında olduğu gibi, seçmen listeleri konusundaki adli soruşturmalar ile seçim sürecini birbirinden tamamen ayırıyor.