Rahmetli dedem sıkı bir Adnan Menderes hayranıydı. Babam ve amcalarım sağ görüşlü insanlar. Ben lise yıllarımdan itibaren ülkücü harekete sempati besledim; şu anki görüşüm, duruşum devletçilik!
Devletin sarsılmaz, yıkılmaz bütünlüğü…
Devletin bekası; devlet varsa her şey var, devlet yoksa hiçbir şey yok…
CHP‘li olmadım hiçbir zaman. Ancak, Atatürk’ün temelini attığı bu partiye, Atatürk’e olan sarsılmaz sevgimden dolayı her zaman saygı duydum. Bu memleketin sac ayaklarından biri olarak gördüm. Orada siyaset yapan kardeşlerimizi her daim Atatürkçü çizgide görmek isteriz.
İktidara gelir ya da gelmez, o ayrı mesele. Demokrasi var. Milletin teveccühü hangi yöndeyse iktidar o olur. Fakat, her ne kadar CHP'li olmasam da CHP'nin gittikçe Atatürkçü çizgiden, devletçi çizgiden, milli çizgiden uzaklaşmasına duyarsız kalamam. Kalmayacağım!
Bugün CHP, PKK'nın siyasi uzantısı HDP'lilere bakanlık vereceğim diyenlerin; şanlı, asil, kahraman Türk ordusuna, teröristlerle savaşırken "kimyasal silah kullandı" iftirası atanların, Selahattin Demirtaş‘ın söylemiyle hareket edenlerin; Türklüğü ve Müslümanlığı ile sorunları olanların partisi haline geldi!