ÇARŞAMBA günü saat 12.00’de Beylikdüzü TÜYAP binasında ‘Kırtasiye Ofis 2018’ başlığıyla kırtasiye fuarı açıldı.
Büyükler ve çocuklar, bütün kırtasiye meraklıları aradıklarını
bulacaklar. Hiç kuşkusuz her yıl yapılan yenilikleri, çeşit
artmasını görebilirsiniz.
Açılışta yapılan konuşmalarda katılımın her yıl biraz daha
arttığından, uluslararası durumlarının gelişme gösterdiğinden söz
ettiler.
Oyuncakların da sergilendiği fuarda elbette ben kalemlerle,
defterlerle ilgilendim daha çok.
Yazının, yazı araçlarının tarihini merak edenler daktiloların yer
aldığı bölümü mutlaka görmeliler.
Hayatımıza ne zaman girdi, ne zaman çıktı, kaç yıl yazılarımızı,
mektuplarımızı bunlarla yazdık.
Şerit değiştirdik, sık sık tamire götürdük. Kopya kâğıtlarıyla
yazımızın bir örneğini dosyalarda saklardık.
Fuar yalnız İstanbul’da yaşayanlar için değil, Anadolu’daki bütün
kırtasiyecilerin de uğrak yeri. Hepsi de gelecek yıl için malzeme
hazırlıklarını burada yapıyor, siparişlerini veriyorlar.
Dolmakalemlere ilgi daima tartışılıyor ama bence saltanatı devam
ediyor.
Bir kere armağan listesinde dolmakalem daima birinci sırada.
Yazarken başka, armağan ederken başka düşünüyoruz.
Mekanik kurşunkalemler odunlu kurşunkalemlerle savaşabiliyor
mu?
Defter ve ajanda zevkimiz çeşitlendi. Akıllı telefona kayıt alınsa
da onların masa üstündeki, cepteki işlevi son bulmadı.
Kırtasiye çok geniş bir alan, sadece benim merakımın ekseninde
dönmüyor.
Yaz-at kalemlerin yanı sıra kartuşla çalışan kalemler de alıcı
buluyor.
EL çantalarından çok omuz ve sırt çantaları çoğunlukta. Onların
satıldığı yerlerde bir renk cümbüşü bizi karşılıyor.
Kuru boya, suluboya kalemler öğrencilerin çantasında mutlaka
bulunur.
Fuara üç yüze yakı...