Keşiş Ricoldus de Monte Crucis, Bağdat’a kadar
gidiyor, Moğol Hanı Argun’un sarayında konuk
oluyor. 1300 yılında İtalya’ya dönüyor.
TÜRKMEN KADINI NASIL ANNE OLDU
İşte o keşiş, o tarihte “Türkiye” diye nitelediği topraklarda
yaşayan Türkmen annesini bakın nasıl anlatıyor:
“Bu Türkmenler duvara benzer toprakla örtülü mağaralarından
çıkageldiler ve büyük bir ordu oldular. Bunlar, bilhassa kadınları
son derece korkunç ve kuvvetlidirler. Haklarında her şey bir yana,
şahit olduğum bir mucizeyi anlatacağım. Seyahatimize devam etmek
için yola koyulduğumuzda, develerimizin önünde gebe bir Türkmen
kadın yürüyordu. Bu halde çöle vardığımızda gece bebeği gizlice, o
kadar sessiz doğurdu ki içlerinden biri dahi hiçbir şey işitmedi.
Sabah olduğunda küçük bebeği annesinin kollarında ağlar bulduk.
Fakat ne doğum yapması ne de doğum sırasında çektiği ağrıları bizi
yoldan alıkoydu. Böylelikle Türkmen kadın ağrı ya da acı
hissetmeden sapasağlam kalktı, çocuğunu sırtına attı ve develerin
önünde yola düştü.” (Ricoldus de Monte Crucis, Doğu Seyahatnamesi,
Latince aslından çeviren Ahmet Deniz Altunbaş, Kronik Kitap, 2.
Baskı, İstanbul 2018, s.42)