Samir Amin’i daha üç ay önce Mayıs başında Pekin’de gördüm. Dünya 2. Marksizm Kongresi’ne katılmıştı. Dinçti, yüzü gülüyordu. Dostluğumuz, 1990’lı yıllara kadar uzanır. 1991 Kasım ayında Türkiye’ye gelmiş ve bizi ziyaret etmişti. 2000’e Doğru dergisinde görüştük ve fotoğraflar çektirdik. Daha sonra da bağlantıyı sürdürdük. Bizden biri olması, bilim aşkı, alçak gönüllülüğü, kalıplara teslim olmayan cesur devrimciliği, bende hep sevgi uyandırmıştır.
Samir Amin ile dostluğumuzu son yıllarda Şafak Terzi arkadaşımız sürdürdü. Söyleşileri bugün de geçerli.
KALIPLARIN DIŞINDAKİ TEORİSYEN
Samir Amin, Bilimsel Sosyalizmin çağımızdaki önemli teorisyenlerinden biridir. Emperyalizm döneminin dünyasını canlı olarak tahlil etti. Sovyetler Birliği ve Çin tecrübelerini çok iyi değerlendirdi. Sosyalizmin kuruluşunda sınıf mücadelesi ve devrimin sürdürülmesi konusunda eski kalıpların dışına çıkan gerçek bilim adamıydı. Mao Zedung’un Bilimsel Sosyalizme katkılarını dünyaya anlatan ve geliştiren seçkin düşünürler arasında yer aldı.(1)
SINIFLI TOPLUMA GEÇİŞİN TEORİSYENİ
Samir Amin, kapitalizm öncesindeki toplumsal süreçler konusunda da yerleşik görüşleri sorguladı, hayata baktı. Sınıfsız toplumdan sınıflı topluma geçişte köleliğin Akdeniz ticaret uygarlıklarıyla sınırlı olduğunu görenlerdendi.
Türk toplumlarının Orta Asya’daki gelişmelerini incelediğim zaman, ilkel komünal toplumdan, hâkim bir kölelik ilişkisi yaşanmaks...