CHP'nin “İkinci Yüzyıla Çağrı Buluşması” adlı vizyon (ülkü) açıklama toplantısı geçen cumartesi günü İstanbul'da yapıldı. Bu toplantının başoyuncusu, kendisinin de benimsediği lakabıyla “Bay Kemal” (Sayın Kemal Kılıçdaroğlu) idi. Dolayısıyla önemli olan uzmanların neler söyledikleri değil onun dedikleriydi. Kılıçdaroğlu'nun açılış ve özellikle kapanış konuşmasından çıkardığım sonuç, CHP'nin, ikinci yüzyılda da Türkiye ekonomisinin çarklarını “el parasıyla” döndürmeye devam ettirme yolunu seçtiğidir. CHP haklıdır. Ekonomimiz Osmanlı'dan beri “dış-borç-kolik”tir. “Dış-borç-kolik”lik, alkoliklik gibidir. Alkol aldığı için vücut sağlıksızdır. Dayanıksızdır. Kırılgandır. Ancak alkolü bırakınca da krize girmektedir. Krizden çıkmak için alkol peşinde koşmakta, bulunca kana kana içip kendine gelmektedir. Yine böyle bir devredeyiz. Böylesi kötü bir ortamda CHP'ye ortaklarıyla birlikte iktidara gelme şansı doğmuştur. Gerçi bugünkü krizden (enflasyon, işsizlik ve pahalılık diye okuyun) CHP sorumlu değildir ama iktidara gelince ekonomiyi krizden çıkarmakla yükümlüdür. Bu dereyi geçerken “yapısal dönüşüm” yapmak yani ekonomiyi “dış-borç-kolik-lik”ten kurtaracak bir eylem planı ortaya koymak, CHP'nin iktidara gelme şansını sıfırlayabilirdi. Aslında uzun vadede bile böyle bir niyetin olup olmadığından emin değilim. Netice olarak anlıyoruz ki; CHP “el parasıyla kalkınma” patikasından yürümeye devam kararı almıştır.
743 MİLYAR DOLAR GELECEK