Sefalet, yokluk içinde bulunma, yoksulluk çekme, yoksulluğun yarattığı sıkıntılara katlanmak zorunda kalma anlamına gelir. Sefahat ise sefaya, zevke ve eğlenceye düşkünlük demektir. Düz mantıkla düşünülürse, sefalet ve sefahat çelişiktir. Yani bir yerde sefalet varsa orada sefahat olmaz. Ya da sefahat varsa sefalet yoktur. Kıyas yoluyla şöyle bir çıkarım da yapılabilir. İnsanlar sefahat için sefalete katlanmaz. Gel gör ki; hayatın kendisi kıyas yoluyla varılan bu sonucu doğrulamıyor. Kanıt istiyorsanız, gazetelerde ve televizyonlarda “küçük burjuva” vatandaşın bayram tatilinde sefa sürmek için katlandığı sefil yaşam koşulları görüntülerine bakın. Büyük ve küçük tuvalet ihtiyacını nerede ve nasıl giderdiğini çözmeye çalıştığım bu arkadaşlar özel...