Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan’ın “Türkiye Yüzyılı” adlı vizyon tanıtım töreninde yaptığı konuşmayı televizyondan canlı olarak büyük bir dikkatle izledim. Çünkü gerçekten ne söyleyeceğini, “Yeni Yüzyıl” vizyonu derken neyi kastettiğini, ilk olarak 2011 Seçim Bildirgesi’nde açıkladığı “2023 Hedefleri”yle bir benzerlik olup olmadığını, bu kez ortaya nasıl bir vizyon koyacağını merak ediyordum.
“Bugün sizlere sadece Türkiye Yüzyılı vizyonumuzun ruhunu, felsefesini, özünü anlatmak istiyorum” diyen Erdoğan “bu projenin” AK Partinin hedefleri arasındaki yerini koruyacağını söyledi.
Türkiye Yüzyılı “bilimin”, “üretimin”, “güven ve istikrarın”, “başarının”, “huzurun”, “sürdürülebilirliğin”, “iletişimin”, “dijitalin”, “gücün”, “verimliliğin”, “kalkınmanın”, “barışın”, “değerlerin”, “haklının”, “şefkatin” ve “gençlerin” yüzyılı olacakmış.
Erdoğan böyle açıkladı, ne kadar da güzel değil mi?
Kulağa nasıl da hoş geliyor. Peki ama bunları kim gerçekleştirecek? Vaatler, hayaller… İzlanda, Norveç hayalleri içinde anlatılan bir Türkiye tasavvuru!
Erdoğan’ın 2011 yılında aynı coşkuyla, aynı özgüvenli ses tonuyla, yumruğunu masaya vura vura açıkladığı 2023 Hedeflerine ne oldu? Erdoğan 2023 Hedeflerindeki vaatlerinden kaçını gerçekleştirdi? Toplamda yarısını bile gerçekleştiremedi! 2011 yılının gerisine düştük!
Hakkını teslim etmeliyim ki Erdoğan’ın canlı konuşma performansı şahaneydi. Güzel konuştu, çok güzel konuştu, iyi konuştu yine…
Konuşmuyor adeta şiir okuyor.
Konuşma metninin “Türkiye Yüzyılı nedir” kısmını yazan arkadaşlar da baya şiirsel bir metin yazmışlar. Ölçüleriyle, kafileriyle, redifleriyle, kelime tekrarlarıyla, lirizmiyle salondakilerin duygularını yükselten şiirsel geçişlerle, hayallere sürükleyecek vaat sözleriyle güzel metin yazmışlar.
Nitekim Erdoğan da konuşma metninin hakkını gayet güzel veriyor. Şimdi CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu o metni o kadar vurgulu, tam bir sanatçı gibi yeri geldiğinde sesini yükselterek, yeri geldiğinde sesini alçaltarak okuyabilir mi?