Madem ki AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik enkaz altından yükselen
feryatların ortasında hamaset yapıyor, siyasi popülizm yapmaktan
imtina etmiyor, göğsünü gere gere “Cumhur İttifakı olarak
sahadayız” diye açıklamalar yapıyor… Madem ki 20 yıldır ülkeyi
aralıksız yöneten bir iktidarın yetkilileri olarak hiçbir
mahcubiyet duymadan enkazlardan yükselen çığlıkların, feryatların
arasında siyaset yapıyorlar…
O zaman hadi açık açık konuşalım:
Bu satırları yazarken can kaybımız 3 bin 700'ü geçmişti. Çöken binaların altında anneler var, bebekler var, babalar var, evlatlar var, yaşlılarımız var. İnsanlarımız var, insanlarımız… Bu ülkenin insanları enkazın altında, yardım çığlıkları arşı alayı titretiyor…
Geçen zamandan, eksilerdeki kış soğuğundan an ben an ölümler artıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan da “Can kaybının nereye yükseleceğini bilmiyoruz” dedi… Bunca can kaybımızın sebebi Maraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki deprem mi?..
Felaket hangisi? Neye felaket diyoruz? 7.7 büyüklüğündeki depreme mi felaket diyoruz, yoksa 7.7’lik depremin yıkıcı sonuçlarına mı?
Felaketin adını koymaktan başlayalım....