Hatırlıyorsunuz değil mi? Bundan tam 4 yıl önce. . Milli Eğitim yetkilileri on binlerce öğrencinin merakla beklediği TEOG sisteminin ‘muhteşem özelliklerini’ anlata anlata bitirememiş, akademisyenlerle, okul müdürleriyle, öğretmenlerle, velilerle, öğrencilerle, eğitim uzmanlarıyla yaptıkları çalıştaylar neticesinde ortaya çıkan model sayesinde sonunda ülkecek “köklü bir eğitim sistemine” sahip olacağımızı, hatta bu modelin eğitimle alakalı bütün yeni gelişmelere uyum sağlayacak “köklü bir temel” olduğunu falan anlatmıştı. Türkiye’nin yıllardır muhtaç olduğu “eğitim modelini” bulan Milli Eğitim’in “süper” kadrolarının yaptıkları açıklamalara, verdikleri mülakatlara bakınca, AK Parti hükümeti nihayetinde aradığı MEB kadrolarına kavuştu falan deniliyordu. TEOG sistemi öğrencilerin ve velilerinin üzerindeki sınav baskısını ve kaygısını azaltacak bir modeldi vesaire. Hatta dönemin Milli Eğitim Bakanı Nabi Hocamız TEOG sisteminin en şahane özelliğini ise şöyle müjdelemişti: “Artık bu sistemde 3 doğru 1 yanlışı götürmeyecek. Çocuklarımız ve velilerimiz artık yanlışlar doğruyu götürüyor kaygısı yaşamayacaklar. ” *** 4 yıl sonra bugün. . .