Sevgili okuyucularım, insanlık tarihinin
en büyük toplu göçolaylarından birine tanık
oluyoruz.
Ekranlarda görüyor, gazetelerde okuyorsunuz.
Tam bir insanlık dramı yaşanıyor.
İçi boşalan, insanların kaçtığı iki ülke var.
Afganistan ve Suriye.
İkisi de İslam ülkesi ve buralardan kaçanların tamamı Müslüman.
Ancak başı Suriye çekiyor.
Bunlar insan kaçakçılarına büyük paralar ödeyip kapağı önce
Türkiye’ye atıyor. Sonra yine aynı paraları ödeyip deniz kenarına
geliyor. (Türkiye’de bugüne kadar bu kaçakçı şebekelerinden bir
kişi bile yakalanmadı.)
Deniz kenarına, Yunan adalarının yakınlarına gelince iş biraz
kolaylaşıyor!
Bu kez paraları şişme botlar, balıkçı tekneleri ve can yelekleri
için bir kez daha ödüyorlar. Sonra ver elini en yakın Yunan
adası!..
Denizin ortasında şişme botları ve tekneleri battı, bugüne kadar
yüzlerce insan boğuldu.
Bizim yetkililerin bu insan kaçakçılığını durdurma gibi bir
niyeti yok… Dolayısıyla göz yummak zorunda kalıyorlar! Verilen
karar net:
Başımızdan gitsinler de, neresi olursa oraya
gitsinler!