Sevgili okuyucularım, Türkiye’de geçerli olan çok önemli bir kural (!) vardır:
“Ne olursa olsun makamına kıçından zamkla yapışacak ve asla istifa etmeyeceksin.”
Başbakanlar, bakanlar, parti genel başkanları, sendika başkanları vesaire, bu kuralı sonuna kadar uygular.
İstediği kadar başarısız olsun, ne olursa olsun istifa etmeye yanaşmaz.
Koltuğuna yapışmıştır, orada sabit durur…
Çünkü onu oraya seçen irade, başka bir deyişle milletvekilleri veya delegeler çoktaaan ayarlanmıştır.
Her birinin, istifa etmesi gereken şahsa minnet borcu vardır. Onun sayesinde belli bir yere atanmış veya seçilmiş, onun sayesinde ün ve para kazanmışlardır.
Hiç kimse velinimetini, kendisini adam edeni, köşe döndüreni kolayca harcamaz.
* * *
Şimdi şu Devlet Bahçeli’nin düştüğü duruma bakınız. 7 Haziran seçiminde Meclis’e 80 milletvekili ile girmişti.
Seçim sonuçları henüz belli olmuşken gecenin yarısında ilk açıklamasını yaptı:
“İktidar ortağı olmayacağız, muhalefette kalacağız!..”
Çünkü iktidar ortağı olmak zor işti, sırtına ateşten gömleği giyecektin.
Muhalefet ise kolaydı, aklına estikçe iki nutuk atıp eleştirmek ve durumu idare etmek mümkündü.
O sırada ortada partisi açısından sadece iki iktidar seçeneği vardı.
İlki AKP ile koalisyon kurmak.