Sevgili okuyucularım, Türkiye’de nice seçimler izledik ama kampanyaların böylesine duyarsız ve heyecansız olanına ilk kez tanık olduk.
Bunun anlamı şudur:
Toplumun daha önce ısrarla AKP’ye oy veren bir kesimi bile artık bıkmış ve desteğini geri çekmiştir.
Mutlaka dikkat etmişsinizdir, seçim öncesinde bu başkanlık arzularını dile getiren, ısrarla başkanlık vurgusu yapan sadece bir tek kişi vardı:
Tayyip!..
Çünkü bu olay sadece onun çıkarlarına hizmet edecek, ülkemizi tek adam olarak yönetmeye girişecekti.
Meclis, Bakanlar Kurulu, yargı ve her şey bir kenara itilecek, herkes onun emrine girecek, ağzından çıkan kanun olacaktı!
O kadar ki, sadrazam Ahmet bile miting meydanlarında başkanlığı savunamadı…
Çünkü başkanlık sistemi geldiği takdirde okkanın altına gidecek ilk kişi kendisi olacak.
Başbakanlığı düşecek, Tayyip’e sıradan bir milletvekili, bilemediniz sıradan bir hükümet üyesi olarak hizmet verecek.
Partisi de bu anormal istemi savunmadı, ya da savunamadı.
Konuyu gündemde tutan, ancak başarısız kalan tek kişi vardı, yine Tayyip’ti!
Demek ki sadrazam Ahmet gibi, partisi de ona açıktan olmasa bile sessiz kalarak ihanet etmiş durumda.