Sevgili okurlarım, Bekir Coşkun benim can yoldaşım, can arkadaşım, dostum ve kardeşim…
Kader öyle istemiş olmalı ki, gerek Hürriyet’te ve gerekse şimdi SÖZCÜ’de yan yana odalarda oturuyoruz. Yani yıllardan beri duvar komşusuyuz!
Bekir’le bu uzun yıllar içerisinde acı ve tatlı nice olayları birlikte yaşadık ve paylaştık.
Onun yazdığı yazıların çoğunu tatlı bir kıskançlıkla okurdum, “Bunu yazmak niye benim aklıma gelmedi” diye hayıflanırdım.
Aramızdaki tatlı hitaplar hiç aksamazdı…
Telefonda konuşuruz, ya da odalarımızda buluşuruz, konuşmamız bugün bile hep şöyle başlar: