Sevgili okurlarım, cumhurbaşkanı Recep
Tayyip Erdoğan’ın her yurt dışı gezisi sonrasında onun
ağzından yeni şeyler öğreniriz.
İstediği gazetecileri uçakta toplar karşısına, fotoğraflar
çektirilir ve Recep Bey istediği her konuda
konuşur.
Sık sık yeni şeyler söyler, bazen
de bilinen konulardaki değerli görüşlerini aktarır.
Ağzından çıkan her sözcük ertesi gün yandaş gazetelerde manşet
olur.
Ancak bu konuda pek bilinmeyen bir gerçek vardır…
O da, örneğin bizim gazete bu gezilere hiçbir zaman davet
edilmez.
Bırakın gezileri bir yana,
Cumhurbaşkanlığı’nın kapıları bile bize ve muhalif gazetelere
kapalıdır!
Bu gerçek, ülkemizdeki “Demokrasi
(!)” anlayışının somut bir göstergesidir.
★★★
Türkiye günlerden beri bir uçak olayı ile
çalkanıyordu.
Türkiye’ye Katar Emiri tarafından bir uçak gönderilmişti. Bu uçak
satın mı alınmıştı, yoksa bize hediye mi edilmişti?
Bu olaya ben de burada girişip bazı sorular sordum ama başta
Recep Bey olmak üzere işin içyüzünü bilenlerden
yanıt gelmedi. Yani işin ne olduğunu bilenler ağızlarını açıp
konuşma zahmetine girmiyordu.
Oysa ortada dev gibi bir jumbo jet vardı…
Dört dörtlük, iki katlı, yatak odaları bile olan bir jumbo
jet!..
Uçak Türkiye’ye getirilmişti bile…
Değeri sudan biraz daha pahalı idi!..
400 milyon dolar.
Her kafadan bir ses çıkıyordu.
Bazıları bu uçağın Katar Emiri tarafından Türkiye’ye hibe
edildiğini, bazıları ise satın alındığını iddia ediyordu.