Emin Çölaşan Sözcü Gazetesi

Birileri bunu bize anlatsın

Sevgili okuyucularım, Türk Milleti olarak her gün şehitler veriyoruz, cenaze törenleri düzenliyoruz. İktidar pişkin! Olanları merakla ama ibret almadan izliyor. Ortalıkta “Biz bu işin üstesinden gelemedik, istifa edelim”...

21 Şubat 2016 | 1.444 okunma

Sevgili okuyucularım, Türk Milleti olarak her gün şehitler veriyoruz, cenaze törenleri düzenliyoruz.
İktidar pişkin!
Olanları merakla ama ibret almadan izliyor.
Ortalıkta “Biz bu işin üstesinden gelemedik, istifa edelim” diyecek herhangi bir sorumlu, bakan, müsteşar, vesaire yok.
İçişleri Bakanı bile mesaj atıp “Bu saldırı ülkemize karşı yapılmıştır, şiddetle kınıyorum” diyebiliyor.
Eeee, ya sonrası?
Sonrası yok.
Ama kınama ve lanetleme bol!

* * *

Sayabildiğim kadarını söyleyeyim… Geçen yılın ortalarından günümüze kadar sadece asker ve polis olarak 369 şehit verdik.
Dile kolay, 369 şehit.
Bombalama eylemlerinde ya da karşılıklı çatışmalarda ölen ve öldürülen masum sivil vatandaşlarımızın sayısı sanırım bine yaklaşmıştır.
Bu rakamlara öldürüldüğü iddia edilen binlerce terörist dahil değil.

* * *

İşin ilginç yanı, ne toplam şehit rakamları açıklanıyor ne de can veren sivillerin sayısı.
Her şey gizli.
Sabah gazeteye geldiğimizde hepimiz birbirimize soruyoruz:
Yeni şehitler var mı?
Biz artık bıktık her olay sonrasında “Bu eylemi de kınıyor ve lanetliyoruz” diye yapılan resmi açıklamalardan.
İşleri-güçleri kınayıp lanetlemek, hastanelerde yaralı ziyareti yapmak, olay yerlerine karanfil bırakmak!
Ellerinden başka bir şey gelmiyor.
Türkiye Cumhuriyeti bugüne kadar böylesine utandırıcı bir ortama hiç tanık olmadı.
Bu nasıl sorumsuzca devlet yönetimidir, nasıl iştir?
Şu yaşadıklarımızın yüzde biri başka bir ülkede olsa -Afrika ve Latin Amerika ülkeleri dahil- sorumlulardan biri bile makamında böyle pişkince oturamazdı.

* * *

Ancak Sezar’ın hakkı Sezar’a!..
Bir konuda başarılı olduklarını açıkça itiraf etmek ve bizi yönetenleri kutlamak gerekiyor!
Cenaze törenlerinin çok düzgün yapıldığını görüyoruz! O konuda hiçbir aksama yok, olsa bile kamuoyuna yansımıyor.
Hele törene Cumhurbaşkanı, Başbakan, Genelkurmay Başkanı vesaire gibi büyüklerimiz katılacaksa, mekanizma tıkır tıkır çalışıyor.
Bütün yollar önceden kesiliyor ki sayın ve muhterem büyüklerimiz cami avlusuna rahatça gelsinler.
Sirenler ve korumalar eşliğinde, görkemli bir biçimde geliyorlar.
Avluda bütün önlemler alınmış oluyor.
Sonra kameraların önünde topluca cenaze namazları kılınıyor.
“Şam’da namaz kılacağız” diye bağıranlar şimdi Türkiye’nin dört bir yanında cenaze namazı kılıyorlar!
Namazların da protokolü var!
Büyüklerimiz en önde, yan yana saf tutuyor. Şehit yakınları ve vatandaşlar arkada.
Terörü kınama ve lanetleme mesajları daha önceden zaten yayımlanmış oluyor.
Cenaze namazı sonrasında sayın ve muhterem büyüklerimiz yine son model zırhlı makam araçlarına binip hızla uzaklaşıyor.
Can verenlerin ailelerine kuru bir başsağlığı ve üzüntü mesajı…
Ve her şey bir anda unutuluyor, kederli aileler acılarıyla baş başa bırakılıyor.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
İsmail Dümbüllü’nün teğmenleri! 04 Eylül 2024 | 2.768 Okunma Bakalım bizim Diyanet bugün ne diyecek? 30 Ağustos 2024 | 1.621 Okunma Ve Yunan ordusu teslim oluyor... 28 Ağustos 2024 | 1.622 Okunma Başımızdakilerin marifetleri! 22 Ağustos 2024 | 2.470 Okunma Yangınlar başladı, Recep Bey kayboldu 20 Ağustos 2024 | 1.392 Okunma