Sevgili okuyucularım, geçtiğimiz 18 Mart günü Çanakkale Deniz Zaferi’nin 100. yılını kutladık. Peki 100. yılı yarın kutlanacak olan nedir? Çoğumuz bilmeyiz, kısaca anlatmaya çalışayım.
Birinci Dünya Savaşı’ndayız…
İngiliz-Fransız donanması Çanakkale Boğazı’nı zorlamaya başlamıştı. 18 Mart günü denizden geçmeye çalıştılar. Bazı zırhlıları, Türk topçusu tarafından tam isabetle batırıldı, bazıları döktüğümüz mayınlara çarparak battı. Mecburen geri çekildiler.
Size bu tarihleri özetle veriyorum:
- 18 Mart 1915, İngiliz ve Fransız donanmasının Boğaz’a hücumu, ağır kayıplarla geri çekilmesi. 25 Nisan’a kadar sessizlik.
– 25 Nisan 1915, müttefik ülkelerin sabaha karşı Saroz Körfezi sahillerine asker çıkarması. Esas kanlı savaşlar bu tarihten sonra başladı, her iki taraftan on binlerce insan öldü. (Yani çıkarma, günümüz itibarıyla bu gece sabaha karşı
yapılacak.)
- 9 Ocak 1916. Müttefik kara ordularının aylar boyunca fazla bir ilerleme sağlaması, herhangi bir zafere ulaşması mümkün olmadı. Her iki tarafın da kayıpları çok ağırdı. Bu tarihte yine sabaha karşı sessiz sedasız çekildiler, son askerlerini de alıp başka cephelere dönmek zorunda kaldılar.
Çanakkale savaşlarının temel tarihleri işte bunlar.
Yarbay Mustafa Kemal (Atatürk) bu savaşlarda 19. Tümen Komutanı. Cephede iken albaylığa terfi ediyor, en kanlı savaşların olduğu Anafartalar cephesinde Grup Komutanı oluyor.