Sevgili okuyucularım, seçim öncesinde yüzlerce siyasi mitinge tanık olduk. Başta Tayyip olmak üzere herkes kürsülere çıkıp konuştu, oy avcılığına soyundu.
Artık kafamız şişmişti…
Üç aşağı beş yukarı aynı sözleri duymaktan gına gelmiş, sinir sistemimiz bozulmuştu.
Parti liderlerinin mitinglerine diyecek yoktu. Elbette konuşacaklardı…
Ama bir Tayyip vardı ki, parti lideri olmadığı halde her gün mitingler düzenleyip nutuk atıyor, AKP’ye oy istiyor, 400 milletvekilinden dem vuruyordu!
İşin kolayını da bulmuştu!
Mitinglerini “Toplu açılış töreni” adı altında yapıyordu.
Bu iş için devletin bütün görevlileri seferber ediliyor, harcamalar devlet tarafından yapılıyor, devletin uçakları dahil bütün araçları kullanılıyor ve ahali, kalabalık olsun diye valiler ve diğer bürokratlar tarafından miting alanlarına taşınıyordu.
Seçim bitince, hele de AKP yenilgiyle çıkınca hep birlikte “Oh be rahatladık, kafamız artık şişmeyecek, sinir sistemimiz de inşallah düzelecek” deyip umutlandık!
Ama umutlarımız boşa çıktı…
* * *
Seçimler sonrasında siyasi mitingler bitti ama bu kez de ramazan ayı ile birlikte “İftar mitingleri” başladı.
İftar mitingleri biraz farklı oluyor!
Meydanlarda değil irili ufaklı sofralarda yapılıyor.