Sevgili okurlarım, birkaç gün önce yine
yazmıştım. Bir ülkenin gelişmişlik düzeyi dünyanın
her ülkesinde çok önemli iki gösterge ile açıklanır:
– Okur yazarlık oranı.
– O ülkede
basılan satılan ve okunan gazete, kitap ve dergi
miktarları.
Afrika ülkelerine, bazı Arap ülkelerine
bakınız. Bu rakamlar en düşük düzeydedir.
Oralarda ahalinin çoğunun okur yazarlıkla ilgisi yoktur, cahildir.
Onların pek çoğu, ülkelerini yöneten hırsızların
ve diktatörlerin emir kuludur.
Tepki vermezler çünkü bilinçleri yoktur.
Oralarda döviz yükselmiş, kağıda zam gelmiş, yazılı basın
zorlanmaya başlamış falan filan, pek kimseyi ırgalamaz.
★★★
Bir de AB ülkelerine, ABD, Japonya, Rusya, Kanada, Avustralya
gibi uygar ülkelere bakınız. Oralarda insanlar okur.
Paraları değerli olduğu için döviz bunalımı yaşamazlar.
Çoğu kendi kağıdını kendi üretir.
Yani
durum Türkiye’de yaşadıklarımızın tam tersidir.
Yayıncılar feryat ediyor:
“Kağıt fiyatlarına sürekli zam yapıyorsunuz ama biz zor
durumdayız. Gazete, dergi ve kitap fiyatları sürekli zamlanınca
satışlar azalıyor.”