Sevgili okurlarım, şunun şurasında iki gün
kaldı. Pazar akşamı dananın kuyruğu kopacak. Haftalardan
beri korkunçbir kampanya düzeni izledik.
İktidar partisi devletin ve özel sektörün bütün maddi ve
manevi olanaklarını dibine kadar, son kuruşuna kadar tepe tepe
kullandı.
Bu sonsuz para kaynağını nasıl elde ettiler, nereden buldular,
kendilerinden başka hiç kimse bilmiyor.
Ellerinde örtülü ödenek parası var.
Bu, sonsuz bir para. İlgili yasa örtülü ödenek parasının nerelerde
kullanılacağını belirtiyor. Savunmada, istihbarat
giderlerinde ve vatanın yüksek çıkarları
doğrultusunda…
Örtülü ödenek parası öyle bir silah ki, akıllara durgunluk
verir!
Sonsuz bir miktar…
Ve yapılan harcamaların kaydı kuydu yok. İstediğiniz gibi
ve istediğiniz yere harcıyorsunuz.
Fiş, fatura, harcama belgesi vesaire alınmasını
gerektirmiyor.
Bu para şimdi cumhurbaşkanı ile başbakanın
emrinde.
Ortaklaşa mı kullanıyorlar, kardeş payı mı yapıyorlar, nasıl oluyor
belli değil.
* * *
Varsayalım herhangi bir devlet yetkilisinin elinde belli
miktarda bir örtülü ödenek parası var.
Bilmeyenler için çok basit, küçücük bir örnek vereyim… O şahıs
isterse örneğin bu paradan bir milyon doları kardeşine veya
çocuğuna aktarıp onun lüks bir daire satın almasını
sağlayabilir.
Bütün ödemeler gizli olduğundan bu
durumu hiç kimse bilemez.
Günün birinde açığa çıksa bile suç olmaz.
Tansu Çiller başbakanlığı döneminde örtülü
ödenek parasından yüklü bir miktarı dolandırıcı Selçuk
Parsadan'a kaptırmıştı. Hadiseyi hiç kimse bilmiyordu.
Selçuk Parsadan günün birinde bana anlattı ve
gerçek ortaya çıktı.
Olayın doğru olduğunu Çiller de kabul
etti.
Peki sonrasında ne oldu?
Yargılandı mı, hesap soruldu mu?.. Hayır!
* * *