Sevgili okurlarım yıllardan beri Suriye ve
Esad’la yatıyoruz, onlarla kalkıyoruz! Açık
söylemek gerekirse Suriye olayı hem o ülkeyi mahvetti, hem de bizi
yönetenlerin inanılmaz hataları sonucunda, Türkiye olarak bizi…
Aramızda 911 kilometrelik bir sınır vardı ve o
sınırda tek komşumuz Suriye devleti idi.
Beşar Esad bize terör ihraç etmiyordu. Aramızda
herhangi bir sorun yoktu.
O kadar ki, iki ülke de vizeleri kaldırmıştı.
Tayyip Erdoğan bile sınır bölgesi illerimizde düzenlediği
mitinglerde bu konuyu özellikle vurguluyor, kendisini alkışlayan
ahaliye ‘Fena mı yaptık vizeleri kaldırmakla, mutlu değil misiniz’
diye soruyor ve büyük tezahürat eşliğinde hep aynı yanıtı
alıyordu:
“Çok iyi yaptınız, biz çok mutluyuz!”
* * *
Gün geldi, ABD’nin talimatı uyarınca Suriye’yi düşman ilan
ettik.
Durup dururken aldığımız bu kararı hiç kimse anlamadı. İktidar
derseniz, hiçbir şeyin farkında değildi. İşin nereye
varacağını bilen ve düşünen yoktu.
Sonunda olan oldu!..
Suriye’de Türkiye ve ABD destekli iç savaş başladı, on
binlerce insan can verdi.
Askerimizi Suriye’ye soktuk, şehitler verdik.
Bizimkiler bir zamanlar bağırıyordu:
“Suriye bizim (Osmanlı dönemindeki) eski
vilayetimizdir. Çok yakında Şam’da Emevi Camisi’nde cuma namazı
kılacağız!”