Sevgili okurlarım, ülkede seçim kampanyaları
iyice kızıştı… Herkes, bütün parti genel başkanları ve
cumhurbaşkanı adayları bir şeyler söylüyor…
Ve herkes birbirini suçluyor…
Ama konumuz bu değil.
Türkiye’de anayasa uyarınca
“Tarafsız” olmakla yükümlü olan bir cumhurbaşkanı
var.
Aynı zamanda AKP’nin genel başkanı… Ve
cumhurbaşkanı adayı!
* * *
Şimdi bu konuda anayasamızın ilgili maddelerine bir bakalım.
Madde 104:
“Cumhurbaşkanı devletin
başıdır. Bu sıfatla Türkiye Cumhuriyeti’ni ve Türk Milleti’nin
BİRLİĞİNİ temsil eder. Anayasanın uygulanmasını, devlet
organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetir.”
Sonra yetkileri tek tek sayılıyor.
Bu maddede yer alan en önemli husus, cumhurbaşkanının Türk
Milleti’nin birliğini temsil etmesi.
Cumhurbaşkanı kürsülere çıkıp muhalefet partilerine, ya da
kendisinden yana olmayanlara ağır sözler söyleyemez, iki günün bir
başında onları suçlayamaz…
Ki suçladığı, en ağır biçimde, bazen de hakarete
varan sözlerle eleştirdiği o kesimler Türk Milleti’nin tam da
yarısıdır.
Onun bu gibi sürekli suçlamalarıyla
milletin birliği falan sağlanmaz.