Sevgili okuyucularım, Türkiye’yi yönetenlerin çok ilginç bir alışkanlığı var!
Uçakla sık sık gezilere çıkıyorlar. Yurtiçi veya yurtdışı, hiç fark etmez.
Uçağa her seferde belli gazetecileri ismen davet ediyorlar.
Ancak bu arkadaşların tümü yandaş medyadan cımbızla seçiliyor. Karşıt görüş taşıyan bir tek gazetecinin bile bu gezilerde yeri yok.
Yandaşların görevi ise belli…
Özellikle Tayyip’e çanak sorular sormak. Yani onun istediği konuları gündeme getirip sözlerini kamuoyuna kelimesi kelimesine aktarmak…
Ve bu yolla cumhurbaşkanlığı basın birimi olarak başladıkları hayırlı görevi (!) sürdürmek.
Gazeteciliğin yandaşlıkla böylesine özdeşleştirilmiş olması aslında Türk medyasının inanılmaz bir ayıbı. Ama alan razı satan razı olduktan sonra söylenecek fazla bir söz kalmıyor.
Onun hoşuna gitmeyecek bir tek soru bile sorulmuyor.
* * *
Son Katar gezisinden dönerken yandaş takımını yine topladı başına ve doyasıya konuştu.
Lafı döndürüp dolaştırıp yine başkanlık sistemine getirdi. En önemli cümlesi bence şu idi:
“Devlette çift başlılık kalkmalı!”
Yani çift başlılıktan yakınıyor.
Anayasayı beğenirsiniz veya beğenmezsiniz ama iyi okuyunca devlette çift başlılık gibi bir şey olmadığını görürsünüz.
Kuvvetler ayrılığı ilkesi uyarınca başbakanın görev ve yetkileri bellidir, tek tek sıralanmıştır.
Aynı durum cumhurbaşkanı için de geçerlidir. Onun da görev ve yetkileri bellidir ve çok önemli yetkilere sahiptir.