Sevgili okurlarım, Atatürk
Büyük Nutku’nu aylarca üzerinde çalışıp hazırlamış ve
1927 yılında birkaç gün boyunca
Meclis kürsüsünden okumuştu.
Büyük Nutuk bir şaheserdir, her Türk tarafından mutlaka
okunmalıdır.
Size bir referans kitap önereyim. Özetlenmiş ve sadeleştirilmiş
olarak bu belgeyi Emre Kongar’ın
“Atatürk-Nutuk” isimli yeni çıkan kitabından
okuyabilirsiniz.
Nutuk şöyle başlar:
“1919 senesi Mayıs’ının 19. günü Samsun’a
çıktım.
Genel durum ve manzara:
Osmanlı Devleti Dünya Savaşı’nda mağlup olmuş, ordu her
tarafta zedelenmiş, şartları ağır bir ateşkes antlaşması
(Mondros) imzalamış.
Dünya Savaşı’nın
uzun seneleri zarfında millet yorgun düşmüş,
fakirleşmiş.
Saltanat ve hilafet makamını
işgal eden (Türkiye’den
İngiliz zırhlısıyla kaçan son padişah) Vahdettin
soysuzlaşmış, şahsını ve tahtını korumak için alçakça tedbirler
araştırmakta…”
* * *
Nutuk’un sonu da çok çarpıcı, çok ilginç… Burada
“Gençliğe Hitabesi” yer alıyor:
“Ey Türk Gençliği!
Birinci vazifen
Türk bağımsızlığını ve Türk Cumhuriyetini ilelebet
(sonsuza kadar) muhafaza ve müdafaa etmektir.
(Korumak ve savunmaktır.)”
Sonra olması mümkün en kötü olasılıkları sıralıyor:
“Olanak ve koşullar çok uygunsuz olabilir… Bütün bu
koşullardan daha üzücü ve daha korkunç olarak, ülkenin içindeki
iktidar sahipleri aymazlık ve sapkınlık içinde
bulunabilir.
Hatta bu iktidar sahipleri
kişisel çıkarlarını ülkeyi işgal edenlerin siyasi amaçlarıyla
birleştirebilir.
Millet yoksulluk içinde harap
olmuş ve bitkin düşmüş de olabilir.
Ey Türk
istikbalinin (geleceğinin)
evladı!
İşte bu durum ve koşullar
içinde bile görevin Türk bağımsızlığını ve Cumhuriyetini
kurtarmaktır.
Muhtaç olduğun kudret
damarlarındaki asil kanda mevcuttur.”