İktidar olmaktan bahsediyor. Aday olup olmayacağı bile belli değil ama kendisine büyük, büyük hedefler koyuyor. Söylediklerine bakılırsa, sanki Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin değil, bir aşiretin yönetimine talip.
Durup, durup Kanal İstanbul'a ilgi duyan şirketleri tehdit ediyor. Kredi sağlama ihtimali olan ülkelere göndermeler yapıyor. Adeta 'asarım, keserim' türünden ifadelerde bulunuyor. Hepsini kovacağını, paralarını ödemeyeceğini tekrarlayıp duruyor...
Hani, bir aşiret yönetimine talip olsanız, söylersiniz bunları. Ama Türkiye Cumhuriyeti bir aşiret değil, devlet. Hem de binlerce yıllık gelenekleri olan bir devlet. Sahte kabadayılıklar bir yana, bu Cumhuriyet, Osmanlı'dan kalan borçları ödedi.
Ayrıca...
Kemal Kılıçdaroğlu farkında değil sanırım. Milletlerarası Hukuk denen bir şey var! O yüzden 'Ödemem, yapmam, etmem, kovarım' türünden efelenmelerin hiçbir anlamı yok. Ödemezsen hukuk devreye girer, gereği yapılır. Y