Yazmayayım, hiç muhatap almayıp yok sayayım” diyorum, ama her seferinde mecbur kalıyorum. Çünkü sessiz kalamam bu yapılanlara. Bir kenara çekilerek susup oturamam. Kendime olan saygımı yitiririm.
Benim görevim bu! Görmeyeceksem, olan bitenlere kulaklarımı kapatacaksam, haksızlık karşısında susan dilsiz şeytan rolü oynayacaksam, benim burada işim ne!
Şu hale bakın:
İstanbul’un seçilmiş Belediye Başkanı, tedbir almalarını ve işlerini yapmalarını isteyen iki vatandaşı, Hukuk Müşavirliği aracılığı ile yargıya şikâyet ediyor. Haklarında Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunuyor.
Suç ne?
Koronavirüs sürecinde yolculuk yaptıkları belediye otobüsündeki yoğunluğun fotoğraflarını çekerek sosyal medyada paylaşmak. Tedbir alınmasını istemek!