Sus, otur, sesini çıkarma, teslim ol' diyenler kervanına Abdullah Gül de katıldı. Önce, Türkiye'ye ayar vermeye çalışan hadsizlerden Finlandiya Büyükelçisi Ari Maki ile poz verdi. Sonra da aynen şunları söyledi:
'Artık bu konuyu daha büyük krizlere dönüştürmek ülkenin çıkarına değil. Başka krizlerin önü açılır.'
Pompalanmaya çalışılan anlayış bu zaten. Hep birlikte el ele verdiler, 'Aman ha, başımıza iş çıkarmayın' diyorlar. Oysa başımıza çorap örülmüş zaten. Karşı karşıya kaldığımız durumdan daha kötüsü ne olabilir ki? Türkiye'ye parmak sallayıp, 'Sana söylüyorum, sana' dediler:
-Biz ne diyorsak onu yapacaksın.
Mesele bu kadar basit ve net!