Afrin tarafından geldiler. Kilis’in Süngütepe Köyü karşısında, sınırımıza yakın bir noktada toplandılar. Sonra 1 saat boyunca bağırıp çağırdılar, halay çektiler.
PYD’lilerden, yani Suriye PKK’sından bahsediyorum. 300
kişiydiler, protesto ile kutlamayı birlikte yaptılar…
Önce, Doğu ve Güneydoğu’da sürdürülen terör operasyonlarını
protesto ettiler. Türkiye ve Erdoğan aleyhine sloganlar
attılar.
Ardından halay çekmeye başladılar. Bu defa İstanbul Sultanahmet’te
gerçekleştirilen canlı bomba saldırısını kutladılar. Kanı sever
bunlar! Belli ki kan çekti!
Canlı bombanın DAEŞ’li çıkması, DAEŞ’in de sözde bunların düşmanı
olması önemli değil. Kendini Türkiye’de, İstanbul’da patlattı ya…
Türkiye’ye zarar verdi ya… Onlar için önemli olan bu. O yüzden
Sultanahmet saldırısı, bunlar açısından kutlanacak bir
olay!
Bu köşede sık sık ve boş yere “Bunların birbirinden farkı yok”
demiyorum. Boşu boşuna hepsinin aynı amaca hizmet ettiğini
söylemiyorum.
Yaşadık ve gördük işte: DAEŞ, gerçekleştirdiği insanlık dışı
saldırıyla PYP’yi sevindiriyor. Onlar da zevkten dört köşe halay
çekiyor.
* * *
Bir de terör destekçileri, “katil severler” var. Onlar için terörün
nereden geldiği ve teröristin kimliği fark etmiyor. Kim olursa
olsun, fakat kinlerini ve öfkelerini kusmalarına vesile olsun,
amaçlarına hizmet etsin, yeter!
Bir gün PKK’ya destek verip, ertesi gün DAEŞ’in sırtını
sıvazlayabilirler. Gün olur PYD sevdalısı olup, onları kutsarlar;
gün gelir, DAEŞ’in gerçekleştirdiği eylemlerle mutluluk
yaşarlar.
Örnek mi istiyorsunuz? Sedef Kabaş’ın yaptıklarına bakın.
Sultanahmet’teki kanlı saldırının ardından apar topar bir tweet
attı:
“Sultanahmet Meydanı’nda patlama.
Terör adım, adım…
İstanbul vurulmadıkça, Türkiye uyanmaz.”
Şimdi ne denir buna? İstanbul vurulacakmış, Türkiye uyanacakmış!
Bir başka ifade ile DAEŞ denilen terör örgütünün Sultanahmet’te
gerçekleştirdiği canlı bomba eylemi Türkiye’nin uyanmasını
sağlayacakmış!
Bakın, kin, nefret ve hırs gibi duygular, insana neler yaptırıyor…
Kişi, terör örgütü ile aynı kare içine girmekte sakınca görmüyor,
DAEŞ gibi bir yapıyı kurtarıcı olarak görebiliyor.
* * *
Açık söylüyorum, iyice sapıttılar…
Onları bu hale getiren ve dengelerini yitirmelerine yol açan da
Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı Makamı’na oturması
oldu.
Garip ittifaklar ortaya çıktı. FETÖ’cüler iflah olmaz
“laikçi”lerle, “liberalizm” diyenler PKK ve DHKP-C’lilerle,
MLKP’liler ve silahlı solun diğer bütün fraksiyonları da
HDP’lilerle kol kola gezer oldular.
Yapabileceklerinin ise sınırı yok. Hakaret, iftira, bölücülük,
bölgecilik, yabancı uşaklığı, mandacılık, terör destekçiliği, katil
severlik, ne ararsan var. Zincirden boşanmış gibi saldırıyor,
saldırıyorlar…
Bu, garip bir ruh hali!
* * *
Sadece katilleri destekleyip, masum insanlara hayatı zehir eden
terör örgütlerini rahatlatmıyor bunlar…