Başbakan Davutoğlu’nun turları önümüzdeki hafta başlayacak. Ya AK Parti-CHP ya da AK Parti-MHP koalisyon hükümeti kurulacak. Olmazsa Türkiye yeniden bir genel seçime gidecek.
Şimdi bakıyorum da basında “koalisyon nedir”, “geçmiş
koalisyonlar ülkeyi nasıl idare etti” sorularına cevap türünden
haberler ve yazı dizileri yapılıyor.
Bu da bir ihtiyaç. Çünkü, Türkiye koalisyonları geride bırakalı
yaklaşık 15 yıl oldu. 30 yaşın altındaki seçmen koalisyonun ne
olduğunu pek bilmiyor. İşte bu yüzden 7 Haziran gecesi ortaya çıkan
sonuç üzerine Google’da en fazla aranan ve sorgulanan kelime
“koalisyon” oldu.
* * *
Henüz koalisyon ortaya çıkmadı; ama…
Bir kısım seçmen unuttuğu günleri hatırladı, bazıları da hiç
yaşamadığı koalisyon gerçeğinin ne olduğunu şimdiden görmeye
başladı.
Türkiye’de 2002 seçimleri ile birlikte koalisyon dönemleri
kapanmadan önce iktidarda 57. Hükümet vardı. DSP, MHP ve ANAP
arasında oluşturulmuştu. Başında da Bülent Ecevit yer
alıyordu.
Şimdi kimse kalkıp aksini iddia etmesin. Bizzat yaşadım, kelimenin
tam anlamı ile “kara günlerdi” onlar…
Ülkenin başında ayakta zor duran, güçlükle hareket eden ve on
dakika önce konuşulanları unutan bir Başbakan vardı. Gazi
Orduevi’ndeki bir 30 Ağustos resepsiyonunda sol kulağına eğilip bir
şeyler söylemiştim. Hiçbir tepki vermemesi üzerine, eşi Rahşan
Ecevit sağ kulağını işaret etmişti. Çünkü, kulaklık o kulağındaydı.
Sağ tarafa geçip, söylediklerimi tekrarlamak zorunda
kaldım.
Maalesef durum buydu!..
Buna rağmen “koalisyon uyumu” uğruna herkes bu durumu görmezlikten
geliyor ve bu vahim tabloyu örtmeye çalışıyordu.