Şimdi, sakın “1970 model bu soru da nereden çıktı?”demeyin. Ayrıca, “Türk solunun yıllarca tekrarladığı bu iddiayı durup dururken niye tekrar gündeme getiriyorsun?” diye de celallenmeyin.
Ben bir şey yapmadım. MHP içindeki Başkanlık Sistemitartışmaları ile birlikte kendiliğinden gündeme geldi.
MHP’li Ümit Özdağ, twitter hesabından Başkanlık Sistemi ile ilgili görüşünü paylaşmış. Diyor ki:
“Demokrasi ve milli birlik için yaşasın parlamenter demokrasi. Kahrolsun otoriter başkanlık rejimi girişimi.”
Eskiden bu tür ifadeleri, MHP ile mücadele eden silahlı sol örgütler kullanırdı. Şimdi ise, MHP’li milletvekilleri gündeme getiriyor. Ben bunu garipsedim.
Özdağ, “Kahrolsun otoriter başkanlık sistemi” diyor…
Böylece, Ülkücü Hareket ve MHP’nin geçmişini reddediyor. Doktrini ayaklar altına alıyor.Alparslan Türkeş felsefesini yerden yere vuruyor.
Bunu eskiden Marksistler yaparlardı. Silahlı yasadışı sol oluşumlar dile getirirlerdi. Bugün de benzer ifadeler, MHP içinden yükseliyor…
***
Ümit Özdağ, toptancı bir yaklaşımla başkanlık sisteminin otoriter bir yönetim olduğunu söylüyor. “Kahrolsun” sloganıyla üzerine yükleniyor…
Oysa Başkanlık Sistemi Alparslan Türkeş’in en büyük hayaliydi. 9 Işık Doktrini’nde yer alan, Ülkücülerin ve MHP’nin varlık sebebiydi. Yıllar boyunca bunun için büyük bir mücadele verdiler.
Üstelik Ülkücü Hareket’in Başkanlık mücadelesi, Türkeş’in vefatının ardından Devlet Bahçelidöneminde de devam etti.
Şimdi size Burçak Yayınları tarafından neşredilen 2.000 Yılı baskısı Dokuz Işık’ın 235.Sayfası’ndan bir bölüm aktaracağım…
Aynen şöyle deniliyor:
“Milliyetçi Hareket, tek meclis, tek başkan sistemini savunur.”
Bugün getirilmek istenen sistem de bu!
Ardından şu ifadeler kullanılıyor: