Samsun
İlişkiler iyi kötü gidiyordu, malum Kıbrıs meselesi önümüze
engel olarak konuldu. Türkiye, Kıbrıs Rum Kesimi’ni “Kıbrıs
Cumhuriyeti” olarak tanımıyor diye, AB 2006’da 8 müzakere başlığına
blokaj uyguladı. Rumlar da 6 başlığı veto etti.
En son müzakere başlığı ise 2,5 yıl önce açıldı. O günden sonra da
herhangi başlık üzerinde müzakere yapılmadı.
Biz ise, hep aynı noktada direndik…
“Bakın, ekonominiz sıkıntıya girecek. Türkiye’ye ihtiyacınız var”
dedik, haklı çıktık.
Yunanistan battı. Başta İspanya olmak üzere pek çok AB üyesi ülkede
ciddi ekonomik sıkıntılar baş gösterdi.
Mülteciler sorununa dikkati çektik. “Bakın bugün bizde, yarın
sizde. Sıra size de gelecek” diye uyardık.
Aynen dediğimiz gibi oldu.
Terör örgütleri arasında ayrım yapmalarını istedik. “Bunların hepsi
aynı” dedik:
-Gün gelecek, sizi de vuracaklar.
Aradan geçen zamanla gördüler ki Türkiye haksız değil. Durum bu
olunca AB’de tavırlar değişti. AB Bakanı Volkan Bozkır, “Onlar da
gördüler” dedi:
-Gördüler ki, Avrupa’nın önünde üç ciddi sorun var. Yine gördüler
ki bu üç sorunu önleyecek ülke de Türkiye. Paradigma değişti ve
bize geldiler.
Ve AB ile ilişkiler hızlandı. 2,5 yıllık duraklama bitti. AB ile
Türkiye arasında Parasal Politikalarla ilgili yeni bir başlık
açıldı.
* * *
Dün AB Bakanı Volkan Bozkır’la birlikte Samsun’a gittik… Samsun’da
AB yolunda sivil toplumla diyalog toplantılarının yedincisi
gerçekleşti. Sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri sorular
sordu, kuşku ve tereddütlerini ortaya koydu. Volkan Bozkır da
cevaplar ve açıklamalar getirdi. Toplantı öncesi Volkan Bozkır’la
görüştük. AB’nin “yasadışı göç” korkusunu sorduk…
Bugün için Türkiye’den günde ortalama 3.500 mültecinin yasadışı
yolardan Avrupa’ya geçtiğini söyledi.