Siyaset filan değil bu, düpedüz cehalet! Arkasında ise maksatlı bir takım hesaplar olduğu da çok açık. Ben koca koca adamların peşine takıldığı böyle saçma sapan ve mantıksız bir tartışma görmedim.
Önce, cevabı belli olan bir soruyu Başbakan’a soruyorlar:
-Referandum sonrası Hükümet’e MHP’li bakan da alınabilir mi?
“Olabilir” yaklaşımı üzerine de ortalığı ayağa kaldırıyorlar. Ne desin Başbakan, teorik olarak mümkün olan bir tasarrufla ilgili olarak “zinhar olamaz” mı desin? Anayasa değişikliği gerçekleşirse ve şartları uygunsa, Bakanlar Kurulu’na MHP’li bakan da atanabilir, CHP’li bakan da. Bu, Cumhurbaşkanı’nın tasarrufunda.
Buna karşılık, mesela CHP’li Eren Erdem gibi isimler bakan olamaz. Çünkü, O’nun tercihi İran’dan yana! Ya da CHP içindeki “hendek destekçileri” kabineye giremez. Çünkü, onlar da PKK’ya göz kırpıyorlar!
İşin bir başka garip tarafı daha var:
Muhalefet günlerdir, “tarafsızlıktan” bahsediyor. En çok da anayasa değişikliğinin partili cumhurbaşkanının yolunu açmasını yerden yere vuruyor. Sonra da “MHP’li bakan olabilir”ihtimalinden yola çıkarak, ortalığı velveleye veriyor:
-Ortaya çıktı işte, MHP’nin Anayasa değişikliğine destek vermesinde pazarlık var.
Tam bir komedi!