Bayrak gibidir formalar. Kimliği teşhir eder. "Ben buyum" veya
"Biz buyuz" der. Kimlik dünden bugüne, bugünden yarına değişen bir
nitelik değildir. Bazı kimliklerin yaşı yüzyıllarla ölçülür,
bazısınınki bin yıllarla...
Bu açıdan baktığımda, sık sık forma tartışmasının çıkmasını tuhaf
buluyorum. Bayrağı değiştirmiyoruz da, A Milli Futbol Takımı'nın
formalarını niye değiştiriyoruz?
Lig takımlarının durumunu nispeten anlayışla karşılıyorum. Futbol
pahalı bir etkinlik... Kulüpler para kazanmak zorundalar. Formaları
her sene yeniliyorlar ki taraftara satabilsinler.
Peki, Milli Takım'ın Futbol Federasyonu'na para kazandırmaya
ihtiyacı mı var ki formalar değiştiriliyor?
Futbol severler fiyatı 300 liraya ulaşan yeni formalara veryansın
etti. "Asgari ücret 1600 lira" deyip durdular.
Bense olayın kimlik yönüyle daha çok ilgiliyim. Nike firmasıyla
anlaşma yapıldığı için, Ay-Yıldız kenara kayıyor, onun karşısına
firmanın amblemi geliyor.
Hem "Milli" diyoruz, hem de yabancı-küresel firmanın reklamını
formamıza yerleştiriyoruz. (Yanlış anlamayın: Yerli firma da olsa
bence fark etmez.)
Hiçbir şeyimiz hakiki, sahih, içten değil. Nutuklar atarken yerli
ve milli, forma hazırlanırken enternasyonel ve küresel... Söylev
çekerken forma aşkı, tasarıma gelince para aşkı...
Türkiye'de yaşayacaksanız deriniz kalın olacak. Çelişik hallerden
rahatsızlık duymayacaksınız. Sürekli bir 'koy ver gitsin' durumunda
olacaksınız.
Yeni formalardaki tek olumlu tarafı göğsündeki bant... Nasıl
F.Bahçe ç...