Her gün, gerek CHP’ye gerekse doğrudan Ekrem
İmamoğlu’na yönelik, akıllara durgunluk veren, saldırı, iftira ve
iddiaların bir yenisi ile karşılaşıyoruz.
Elbette gündemin başında “terör örgütleriyle ilişki”
suçlaması var:
PKK ile doğrudan müzakereye oturanlar, PKK ile mücadeleyi
durdurarak hendeklerin kazılmasına fırsat verenler, “çadır
mahkemeleri kurarak” PKK militanlarını ülkeye sokanlar, CHP’yi,
yasal bir parti olan HDP üzerinden, terörist PKK ile ilişkide
olmakla suçluyorlar.
Hem İmamoğlu’nu hem CHP’yi, şimdi araları bozulunca FETÖ/PDY
dedikleri ama zamanında hem yargıda ve güvenlikte hem de TSK’da en
üst düzeyde örgütlenmesine yardım ederek 15 Temmuz 2016 darbe
girişimine yol açtıkları Gülen cemaatiyle ilişkilendirmeye
çalışıyorlar.
Bunlarla yetinmiyorlar, bütün dış güçlerin İstanbul seçimlerinde
kendilerine karşı olduğunu belirtiyor, utanmadan Trabzon üzerinden
İmamoğlu’na Yunan yakıştırması yapıyorlar.