Dikkat, başlığı sakın yanlış okumayın: “Meşrutiyet” değil, “Meşruiyet!” Yani gücünü ve yetkisini, haktan, hukuktan, vicdanlardan, adaletten, evrensel kurallardan almak! 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Osmanlı İmparatorluğu’ndaki küflenmiş, dine ve geleneğe dayalı “meşruiyet” kavramının, Türkiye Cumhuriyeti’nde çağdaşlaştırılmasını simgeleyen bayramdır. 600 yıllık bir geleneği yıktığı ve geleceğe dönük devlet yönetimi için yeni bir “meşruiyet” yarattığı için de bu yeni devletin eğiteceği çocuklara armağan edilmiştir! *** Çağdaş dünyada ve elbette Türkiye’de “meşruiyetin” iki kaynağı vardır: 1) Her türlü muhalefetin örgütlenme ve ifade özgürlüğüne sahip olduğu, muhalefetin iktidarla eşit hak ve olanaklara sahip olarak örgütlenebildiği, propaganda yapabildiği, periyodik, adil, şeffaf seçimler. 2) Seçilen iktidarların, başta muhalefet, ifade ve basın özgürlükleri olmak kaydıyla, temel insan hak ve özgürlüklerine saygılı davranması ve bütün eylemlerinin bu ilkeyi gözeten yargı denetimine (anayasal, yasal ve idari yargı) tabi olması