Bugün derinliğine özel analizlere devam etmeden önce hızlı bir envanter yapmak istiyorum.
1) “Bu kez kazanacağız” umuduna kapılan seçmende büyük bir düş kırıklığı.
2) CHP ve İnce tarafından yarı yolda bırakıldığı düşüncesi ile, demokrat seçmende CHP liderliğine ve Muharrem İnce’ye karşı bir öfke.
3) Sandıklara ve oylara yeterince sahip çıkılamadığı, sonuçların gerçekleri yansıtmadığı konusunda bir düş kırıklığı.
4) AKP’nin hem Anayasa’nın eşitlik ilkesine hem de şeffaf ve adil bir seçim ilkesine aykırı olan yeni Seçim Yasası ile ve Olağanüstü Hal koşullarında, baskı altında, Parti Devleti haline gelmiş olan Devlet denetiminde yapılan seçimlerden dolayı, Demokratik Rejime ve seçimlere karşı olan güvenin sarsılması.
5) AKP’nin oy kaybettiğini görerek, MHP ile yaptığı ittifak sonucunda, Meclis’te bu ittifak aracılığıyla, zaten ona hep koltuk değneği olmuş olan MHP ile birlikte çoğunluk kazanması; yani yüzde on seçim barajını arkadan dolanan ve Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı olan seçim yasasının izin verdiği “ittifak” manevrasının başarıya ulaşması.
6) AKP/Erdoğan-MHP/Bahçeli ittifakının, İYİ Parti’nin kuruluşunu ve seçime katılmasını önleme stratejisinin, CHP ve Demokrat Milliyetçi taban tarafından engellenmesi, böylece iktidarın en önemli stratejilerinden birinin iflası.
7) Akşener’in Türkiye’deki siyasette yeni bir lider olarak ortaya çıkması.
8) İYİ Parti/Akşener aracılığıyla Milliyetçi siyasal çizginin önemli bir bölümünün, Demokrat nitelik kazanması.
9) İYİ Parti’nin Milliyetçi siyaset ile, Orta Sağ arasında bir köprü niteliği kaz...