Adalet Yürüyüşü, AKP/Erdoğan iktidarının kimyasını iyice bozdu: Cumhurbaşkanı’nın iki milyon kişilik dediği Maltepe Meydanı’na yüz yetmiş beş bin kişilik diyen vali... Demokratik rejimlerin izin verdiği, faşist rejimlerin yasakladığı, sokak gösterilerine ve yürüyüşlere, “faşist yöntem” diyen Hükümet Sözcüsü... “Adalet sokaklarda da aranır” derken, hemen arkasından “Adalet sokakta aranmaz” diyen Başbakan... Engelleyemedikleri yürüyüşü, “biz izin verdiğimiz için yürüyorlar” havasında küçümsemeye çalışan bir siyasal otorite... Olaydan bir yıl sonra bile, 15 Temmuz kalkışmasına yol açan Cemaatin devlete yerleştirilmesinde sahip oldukları tüm kasıt, sorumluluk ve aymazlıkları inkâr eden bir iktidar... Dijital medyada, Anayasa Mahkemesi’nin kararına erişimi engelleyen bir mahkeme... OHAL’i demokrasi olarak savunan bir siyasal söylem... Bu kimya bozulması yurtiçinde ve yurtdışında artık maskesi bütünüyle düşmüş bulunan ve bu nedenle de bütün müttefikleri tarafından terk edilerek yalnızlaşan iktidarın paniklediğini gösteriyor!
***
Hangi olaylar, nasıl bir süreç bu kimya bozulmasına yol açtı? Kimya bozulmasının altında, “Ne dersem inandırırım, ne yaparsam onaylatırım” dedirten, “içi boş bir özgüven patlaması” yatıyor: Demokrasi bir tramvaydır, istediğimiz yerde ineriz dediler, Demokrat diye iktidara getirildiler. Parmağımızdaki yüzüğümüzden başka servetimiz yok dediler, armatör oldular. Silivri’de, şimdi FETÖ/PDY Terör örgütü denilen Cemaatle işbirliği halinde, sahte deliller ve yalan iddialarla, “Bu davaların savcısı olunduğu” iddiasıyla “Demokrasiyi koruyoruz” diye, Hukuk Devleti’ni üniversiteleri, medyayı, sivil ve askeri bürokrasiyi çökerttiler. Kürt olayında “Açılım” dedikleri ne idüğü belirsiz gizli süreçte, PKK ile müzakere ettikleri sırada, terör örgütü mevziler kazıp güçlenirken, bu müzakereleri açıklayanları “konuşuyor diyen şerefsizdir” diye suçladılar sonra da “evet ben emir verdim” diye temasları itiraf edip, Habur kapısından gelenleri aklamak için “çadır mahkemeleri” kurdular ve bunu “Demokrasi” diye yutturdular...