AKP ve Erdoğan iktidarının
ülkeye en büyük kötülüğü, halkın
demokrasiyeolan güvenini ve
gelecek umudunu sarsmak
oldu:
Bir ülkenin tüm sorunları demokratik rejim içinde ele alınabilir ve
çözüme yönelik çalışmalar yapılabilir.
Böyle bir çaba ise daima gelecek için bir umut yaratır...
Ama bir iktidar, demokratik rejimin
sorun çözme kapasitesini yok ederse,
sadece ve sadece “illa da benim
dediğim olacak” derse, o ülke çıkmaza
saplanır,umudunu yitirir.
Ne yazık ki Erdoğan’ın ve AKP’nin, 7 Haziran seçimlerinden sonra
doruğa çıkan antidemokratik davranışları, halkı böyle bir
umutsuzluğa itiyor.
***
Sevgili okurlarım, eğer bir ülkede
sade vatandaşlar, bir köşe yazarına
mektupyazıp umutsuzluklarını dile
getirmeye başlamışlarsa, o ülkede bir
demokrasi ve umut sorunu var
demektir.
Aşağıda mektubunu yayımladığım okurumu tanımıyorum; bakın nasıl
umutsuz bir ifade kullanıyor:
“Sizin gibi değerli bir büyüğümüze sormak istediklerim var
müsaade ederseniz.Yanıtlarsanız çok sevinirim.
Hocam, anlayamadığım bir konu var: Neden bu millet olan
olayları anlamıyor; ya daanlamak istemiyor mu, çözemiyorum.
Bu koca ulus bir anda yıkılıp gidecek mi, ya daçok yakında
çıkacak bir iç savaşın habercisi midir bu
vurdumduymazlık.