Yine her şey kamuoyunun gözleri önünde cereyan
ediyor:
Erdoğan’ın, “Biz tek başımıza
iktidar olamayınca bakın başınıza neler geliyor”mesajı
vererek, savaş ve terör kıskacında kaosa yuvarlanmış ülkeyi yeniden
bir seçime götürmek istediği...
Ve böylece tek başına iktidarı sağlayacak kadar oy derlemek
istediği sürekli yazılıp çiziliyor.
Örneğin namuslu bir demokrat olan değerli Anayasa
Profesörü İbrahim Kaboğlu, 30
Temmuz’da Bir
Gün gazetesinde Müstafi Hükümet ve Kamu
Düzeni başlıklı makalesinde şöyle diyordu:
“Diğer hususlar bir yana, erken seçim hesabı
veya beklentisi ile koalisyongörüşmeleri, etik
açıdan savunulamaz.
Şimdiden belli olan ya da tahmin edilebilen, yetkili
(Hükümet) ve etkili(Cumhurbaşkanı) kanatların süreye
oynamaları;
Sadece erken seçim için değil, iki konuda daha:
- Müstafi hükümeti Geçici Bakanlar Kurulu’na eklemleyerek
geçişi, Davutoğlu ile sağlamak.
- Bununla da yetinmeksizin; ‘Geçici Bakanlar Kurulu’nun
önüne geçmek için, TBMM’ye erken seçim
kararını aldırmak.
Amaç: Seçime, AK Parti güdümündeki bir hükümet ile
gitmek.
Bu yol, ‘Anayasaya karşı hile’ ile
açılabilir ancak.
Şimdiden uyanık oluna!”
***