Politikacıların çok bilgili ve
belli bir konuda uzman olmaları
beklenmez...
Seçilmek için, bilgi ya da
uzmanlık gerekli değildir:
İnsanlar, politikacıları genellikle bilgili ve
uzman oldukları için değil, görüşlerini beğendikleri, vaatlerine
inandıkları, ya da kendilerine yakın buldukları için
seçerler.
Bu nedenle bir politikacıyı, ya da bir siyasal
kadroyu, uzmanlığı ya da eğitimi açısından siyasal olarak
değerlendirmek çok doğru ve haklı bir davranış değildir.
Sanıyorum bunun en önemli nedeni, herhangi bir
uzmanlık bilgisine sahip olmaları gerekmeyen politikacıların,
seçildikten sonra, toplumun iyi yetişmiş olan kadrolarını
kullanabilme olanaklarıdır.
***
Politikacının niteliklisi, hem
teorik siyasal görüş ve yaklaşım, hem de
uygulamalı bilgi ve görgü olarak, uzmanlara
danışan, toplumun yetişmiş kadrolarını
kendi görüşleri doğrultusunda etkili ve verimli
kullanabilen yöneticidir.
Politikacının çapsızı, devlet kadrolarını
dağıtan, kendi yetersiz ve yeteneksiz adamlarını onların yerine
yerleştiren, etrafına “evet efendimci” cahilleri veya çıkarcı
sahtekârları toplayan, her şeyi bildiğini sanan, bütün emirlerini
kayıtsız koşulsuz, tartışmasız uygulatan yöneticidir.
Çapsız politikacı, bilgisizliği oranında
kendine güvenir, çünkü ne bilmediğini bilmez...
Çapsız politikacı Dunning-Kruger sendromuna
yakalanmıştır, cehaleti oranında megalomandır.
***
Tekrar edelim: Hiçbir
politikacı bilgisi ya da bilgisizliği ile
değerlendirilmemelidir...
Çünkü politikacıların başarısı, görüşlerinin
gerçekçiliği, geçerliliği, doğruluğu ve kitleleri arkasından
sürükleyebilme yeteneğiyle ölçülür.
Yine tekrar edelim: Nitelikli
politikacılar bir toplumun yetiştirdiği
uzman kadroları kendi görüşleri
doğrultusunda en iyi seferber edebilen,
kullanabilen yöneticilerdir.
***