Çizgi filmlerin
kendi mantığı vardır:
Örneğin, bir sahnede göğsüne sekiz kurşun yiyen ördek, öteki
sahnede kalkar kendisine kurşun sıkan düşmanını kovalamaya
başlar...
Ya da üzerinden silindir geçen ve yamyassı olan kedi, kendini
yerden söker ve şöyle bir silkinip fareyi kovalamaya devam
eder...
Benim en sevdiğim sahne, koşarken uçurumu geçip boşluğa gelen ve
boşlukta koşmaya devam eden ördeğin, bir süre koştuktan sonra
boşlukta olduğunu fark edince “ciuvv” diye aşağı
düşmesidir!
AKP’nin tek başına iktidarı yitirdiği son seçimden sonra,
Türkiye’de siyaset bu sahneye benzedi: AKP
ve Erdoğan boşlukta koşmaya devam
ediyorlar...
Belki de umutsuzca, ilerdeki “tekrar seçim” veya “erken seçim”
can yeleğine ulaşmaya çalışıyorlar...
Ama bilmiyorlar ki, can yeleği çoktan çürümüş, işe
yaramıyor...
Bu arada biz “ciuvv” sesini duymaya başladık bile!
***
Gerek AKP’nin gerekse Erdoğan’ın,
Anayasaya uymak konusunda hiç de
titizdavranmadıklarını,
parlamenter gelenekleri
dikkate almadıklarını, yasaları
yönetmelikleri işlerine
geldiği gibi yorumladıklarını,
üyelerini kendilerinin atadığı
yüksek yargı organlarının
denetimlerinden de
korkmadıklarınıbiliyoruz...
Şimdi de milletin gözü önünde, yitirdikleri iktidarı bırakmamak
için, siyasetin, çarpıtılmış bir Türkçe ile ürettiği ünlü deyim
ile, “türlü çeşitli” oyunlar tezgâhlıyorlar:
Seçimlerin üzerinden bir aydan fazla zaman
geçti, Erdoğan, Davutoğlu’na
hükümeti kurma görevini yeni verdi...
Görevi alan Davutoğlu, liderleri ziyarete
değil, yurtdışı geziye çıktı...
Bu arada hükümet, her türlü atama ve kritik tasarruflarına tam gaz
devam ediyor...
Erdoğan, seçimler sırasında “teşekkür” ve “açılış”
bahanesiyle yaptığı 400 milletvekili isteme ve AKP’ye destek
mitingilerine şimdi “iftar” kisvesi altında devam ediyor.